FİKRİ CİNOKUR/ANTALYA
Türkiye’de elektrik kaynaklı kazalar sonucu can kayıpları ve büyük çaplı maddi zararların yaşandığı, bunun da toplum sağlığı ve kamu güvenliğini tehdit ettiği belirtildi.
TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Antalya Şube Başkanı Şaban Tat, Manisa Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in elektrik akımına kapılarak yaşamını yitirmesinden sonra, ülke genelinde elektrik güvenliği denetimsizliğine dikkat çekti.
Türkiye’de her geçen gün elektrik kaynaklı kazalar sonucunda can kayıpları ve büyük çaplı maddi zararların yaşandığını ve toplum sağlığı ve kamu güvenliğinin tehdit altına girdiğine dikkat çeken Tat, şunları kaydetti:
‘’Ne yazık ki bu kazalar çoğu zaman önlenebilir nitelikte olup, ihmal, yetersiz denetim ve yetkin olmayan kişilerce yapılan uygulamalar bu acı tabloda belirleyici rol oynamaktadır. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in elektrik çarpması sonucu hayatını kaybetmesi, hepimizi derinden sarsmış ve elektrik güvenliği konusundaki ihmallerin ne denli trajik sonuçlar doğurabileceğini acı bir şekilde tekrar hatırlatmıştır.’’
Kaçak akım röleleri
Elektrik kazalarının önlenmesinde üç temel bileşen bulunduğunu anlatan Tat, bunların güvenli projelendirme, nitelikli uygulama ve periyodik kontroller olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
‘’Bu süreçlerin her biri; yetkin, üniversite eğitimi almış, meslek odasına kayıtlı ve belge sahibi mühendislerin denetiminde gerçekleştirilmelidir. Ancak ülkemizde, başta meskenler ve küçük işletmeler olmak üzere birçok elektrik tesisatında bu temel kriterler göz ardı edilmekte; kayıt dışı, kontrolsüz ve teknik yeterliliği olmayan kişilerce yapılan uygulamalar can ve mal güvenliğini ciddi biçimde tehdit etmektedir. Kaçak akım koruma röleleri, son kullanıcı noktalarında 30 mA hassasiyetle çalışarak insan hayatını koruma işlevi görmekte ve kullanımı mevzuat gereği zorunlu bulunmaktadır. Ancak yapılan denetimlerde, birçok binada bu cihazların ya hiç takılmadığı ya da periyodik olarak test edilmediği tespit edilmektedir.’’
Kaçak akım rölesine ek olarak, topraklama sistemlerinin uygun olmayan değerlerde olması da benzer şekilde can ve mal güvenliğini tehlikeye attığını ifade eden Şaban Tat, ‘’Ayrıca, tesisatlarda kullanılan sigortaların uygun seçilmemesi veya aşırı yük altında devreyi kesememesi, yangın riskini de ciddi biçimde artırmaktadır. Kablo kesitleri, bağlantı noktaları ve koruma elemanları mutlaka yürürlükteki standartlara göre seçilmelidir’’ dedi.
Tüm bu güvenlik unsurlarının projelendirilmesi, uygulanması ve periyodik denetiminin yalnızca yetkili mühendislerce yapılması gerektiğini belirten Tat, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’Yapı ruhsatlandırmaları öncesinde, tesisatın uygunluğunu belgeleyen raporların mutlaka aranması ve bu raporların, periyodik kontrol muayene personeli temel eğitimini tamamlamış, İSG-Katip sistemine kayıtlı ve Elektrik Mühendisleri Odası’na bağlı, belge sahibi mühendisler tarafından hazırlanması gerekmektedir. Böylece sahte veya yetersiz teknik belge düzenlenmesinin de önüne geçilmiş olacaktır. Vatandaşlarımızdan en büyük ricamız; herhangi bir arıza veya kaza meydana gelmeden önce binalarında elektrik tesisatlarının yıllık periyodik kontrollerini yaptırmaları ve elektrik tesisatlarına yönelik her türlü projelendirme, uygulama, test, ölçüm, bakım ve kontrol işleminde, bu işi gerçekleştirecek olan kişinin ilgili meslek odalarıyla iletişime geçerek yetkinliğini sorgulamalarıdır. Bu sayede, can güvenliğini tehdit eden usulsüz uygulamaların önüne geçmek mümkündür.’’
EMO olarak, denetim, eğitim ve kamuoyu bilgilendirme faaliyetlerini ülke genelinde kararlılıkla sürdürdüklerini dile getiren Tat, ‘’Ancak bu mücadelede yerel yönetimlerin, kamu kurumlarının, elektrik dağıtım şirketlerinin desteği ve tüm toplumun farkındalığı büyük önem arz etmektedir. Elektrik kazaları; bilgi, yetkinlik ve etkin mühendislik hizmetiyle önlenebilir durumlar olduğu unutulmamalıdır. Güvenli elektrik kullanımı ancak yetkin mühendislikle mümkündür.’’ dedi.