Enflasyonla mücadelede başarı için, gerçekleşen enflasyon algısının, hedeflerin ve beklentilerin birbirine yakınsaması gerekiyor.
Ağustos ayı enflasyon rakamları TÜİK tarafından pazartesi günü açıklandı. Aylık TÜFE artışı %2,06, yıllık artışı ise %33,52 oldu. Beklentilerin biraz altında kalan bu artışta öne çıkan sektörler konut, eğitim, alkollü içki, tütün ve ulaştırma oldu. Yıllık baktığımızda, TÜFE içerisinde en büyük iki artış kaleminin %75,54 ile eğitimden ve %62,01 ile konuttan olduğunu görüyoruz. Hizmet sektöründeki yıllık genel fiyat artışı %49 olarak gerçekleşirken, kiralarda son bir yıllık artış %79 olarak açıklandı. Ulaştırma hizmetlerinde %44, kuaför ve benzeri kişisel bakımları da içeren diğer hizmetlerde %51 enflasyon bulunuyor. 12 aylık ortalamalara göre baktığımızda hizmet enflasyonunun %60, kira artışlarının %97 oranında olduğunu izliyoruz. Yıllık enflasyon düşmekle birlikte hane halkı enflasyon beklentileri önemli oranda hizmet enflasyonunun etkisiyle yüksek seviyelerini (12 aylık %55-60 gibi bir oranda) korumaya devam ediyor.
Gıda ve giyim sektörlerinde farklılaşan enflasyon oranları
Gıda enflasyonundaki aylık artış neredeyse %0 düzeyinde gerçekleşirken, yıllık artış %27,95 seviyesinde oldu. İstanbul Ticaret Odası’nın hesapladığı TÜFE’ye göre gıda sektöründe yıllık artış %33, Türk-İş’in hesapladığı dört kişilik bir ailenin Ankara’da gıda harcama artış oranı %37 görünüyor. Diğer taraftan, tarımsal ÜFE yıllık artış oranının %50’yi, aylık artış oranının %18’i bulduğu haziran ayını da dikkate alacak olursak hem TÜFE’deki gıda enflasyonu ile farkın açılması hem de önümüzdeki aylarda bu tarımsal ÜFE artışının TÜFE’deki gıda verilerine yansıması olasılığını da dikkatlerden uzak tutmamak gerekiyor. Sonuç olarak, oranlar arasında çok anormal farklar olmasa da ağırlığı yüksek olan bir gıda sektörü enflasyonu için hâlâ kafa karıştıran bir tablo olduğunu görüyoruz.
Bir başka kafa karıştıran nokta da giyim sektörü kaynaklı görünüyor İstanbul Ticaret Odası verilerine göre giyimde yıllık artış %45, yedi aylık artış %23,80 seviyesinde. TÜİK verilerine göre giyimde aylık % 5,82 düşüş, yıllıkta ise %10,67 artış var. TÜFE’de %7’den fazla ağırlığı olan bir sektörün enflasyonunun bu denli farklı olması da yine önemli bir soru işareti olarak karşımızda duruyor.
Vatandaş olarak çok güçlü oranda hissettiğimiz kira ve evle ilgili doğalgaz, elektrik, su, aidat gibi giderlerin yıllık artış ortalaması %62. Bir başka ifadeyle, %33,52 olan yıllık TÜFE artışının %9,03’ü konuttan, yani dörtte biri konuttan geliyor. Konutun içerisinde kiralar kadar, yönetilen yönlendirilen doğalgaz, elektrik, su gibi fiyat artışları da yer alıyor. Bununla birlikte, yıllık enflasyonda %75,54 seviyesinde görünen eğitim harcamalarının toplam enflasyon içerisindeki payı %1,55. Binlerce, belki milyonlarca aileyi ilgilendiren eğitim maliyetlerinin düşük ağırlığı nedeniyle toplam enflasyona yok denecek kadar bir katkısı olduğunu izliyoruz.
Dezenflasyon için en uygun şartlardayız
Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi’ndeki aylık artış %1,73, yıllık artış %24,19 seviyesinde açıklandı. ÜFE’nin temelde dünya hammadde fiyatları ve döviz kurlarından etkilendiğini tekrar vurgulamak gerekiyor. Son bir yılda özellikle girdi fiyatlarında etkili olan dolar kurundaki artışın oldukça sınırlı olduğu bir ortamda, maliyetlerimizde önemli yer tutan hammadde fiyatlarının yatay seyrettiği bir süreçte %25’lik ÜFE hala ciddi oranda katılaşmaış bir enflasyon baskısına işaret ediyor. Faiz indirimleri ile talebin canlanabileceğini, maliyet artışlarının enflasyona geçişkenliğinin artabileceğini unutmamak gerekiyor.
Sonuç olarak, enflasyon rakamlarını yorumlarken hangi enflasyon sorusunu ve dezenflasyonun sürdürülebilirliğini iyi analiz etmemiz gerekiyor. Ekonomide talebin oldukça düştüğü, döviz kurlarında kontrolün devam ettiği, dünya emtia fiyatlarının stres yaratmadığı bir ortamda % 30’lu enflasyon rakamlarını konuşuyoruz. Bu arada, Koç Üniversitesi - Konda Hanehalkı Enflasyon Beklenti Anketi’ne göre haneler mevcut enflasyonun % 71, yıl sonu enflasyonunun % 65, 12 ay sonra enflasyonun yüzde 61 olacağını düşünüyor. TÜİK verilerine göre de hanehalkının 12 ay sonrası için enflasyon beklentisi % 54,5. Enflasyonla mücadelede başarı için, gerçekleşen enflasyon algısının, hedeflerin ve beklentilerin birbirine yakınsaması gerekiyor.