Enflasyonda umulan hızda düşüşten ne anlamak gerektiği ortada. Yüzde 35’lerde bulunan yıllık artışın bu yıl sonunda yüzde 24'e, hadi üst limit olan yüzde 29’a gerilemesi, 2026’da yüzde 12’lik oranın yakalanması, 2027’de ise artık ağızlarda sakız olan tek haneye inilmesi; umulan hız bu.
Peki umulan hız ve öngörülen oranlar böyle de, tahmin edilen oranlar ne?
Son veri Merkez Bankası tarafından dün açıklandı.
Bir yıl sonrası için, yani Temmuz 2026 için piyasa katılımcıları yüzde 23,39, reel sektör yüzde 39, hanehalkı ise yüzde 54,53 enflasyon bekliyor.
Piyasa katılımcılarının yüzde 23,39’luk beklentisi yanıltmasın, bu oran Aralık 2025 için değil, Temmuz 2026 için tahmin edilen oran. Piyasa katılımcıları son ankette bu yıl sonu için yüzde 29,66’lık bir tahmin dile getirmişti.
Söz konusu ankete katılıp bir yıl sonrası için yüzde 23,39 enflasyon tahmin edenlerin yüzde 61’i yüzde 22-26 arasında bir oran bekliyor.
HAZİRANA GÖRE DEĞİŞİM
Yıllık enflasyon tahmini hem piyasa katılımcılarında, hem reel sektörde haziran ayındaki tahmine göre geriledi.
Piyasa katılımcılarının haziran ayında yüzde 24,56 olan tahmini biraz önce de belirttiğim gibi temmuzda yüzde 23,39’a indi. Reel sektörün tahmini de yüzde 39,80’den yüzde 39’a geriledi.
Hanehalkının enflasyon tahmininde ise artış oldu. Geçen ay bir yıl sonrası için yüzde 52,99 enflasyon tahmin eden hanehalkı, temmuz ayında tahminini yüzde 54,53’e çıkardı.
REEL SEKTÖRÜN TAHMİNİ DAHA ÖNEMLİ
Bir önceki aya göre yaşanan değişim tabii ki önemli ama bundan daha önemli olan son tahminin düzeyi. Oranlar ortada; piyasa katılımcılarının tahmini bile -ki bu kesimin tahmini genellikle en düşük olandır- Merkez Bankası’nın tahmininden çok yukarıda.
Zaten bu üç kesim içinde en çok dikkate alınması gereken piyasa katılımcılarının değil reel sektörün tahmini.
Çünkü bu üç kesim arasında “fiyat belirleme gücüne” sahip olan kesim reel sektör.
Reel sektörün tahmini, bir anlamda yapmayı düşündüğü zam demek.
Dolayısıyla bir yıl sonrası için yüzde 39 olan bu oran önemli. Tamam, reel sektörün tahmininde de gerileme var ama biraz önce de vurguladığım gibi gerileme yaşansa da önemli olan hangi düzeyde bir oran beklendiği, tahminin ne olduğu.
Reel sektör hâlâ örtülü biçimde “Bir yıl içinde yüzde 39 zam yapacağım” diyor. Bunu okumak bu kadar zor olmamalı!
Bir yıl sonraki enflasyon normal gidişatla tabii ki yüzde 39’un çok altında olacaktır; şimdi bile altında ama unutulmasın yıllık TÜFE artışı dediğimiz oran bir ortalama. Bu oranın içinde tarım ürünleri de var, kamu zamları da var ve o artışlar ortalamayı aşağı çekebilir. Oysa reel sektör yüzde 39 dolayında zam yapma eğiliminde.
DİĞER TAHMİNLER
Çok fazla katılımcının verdiği yanıtlarla oluşmuyorsa da piyasa katılımcıları anketi önemli bir gösterge. Sektörel enflasyon beklentileri kapsamında yalnızca bir yıl sonrasının enflasyon tahminini görüyoruz ama bu ankette çok daha başka veriler de ortaya konuluyor.
▶ Piyasa katılımcıları örneğin bu yıl sonu için yüzde 29,66 enflasyon bekliyor. (Bu oran, sektörel enflasyon beklentileri kapsamında geçen yıl aralık ayında açıklanan yıllık tahminle farklılık gösteriyor.)
▶ Piyasa katılımcıları örneğin 2026 sonunda yüzde 20,41 enflasyon bekliyor. Merkez Bankası’nın tahmininin orta noktası yüzde 12 olmak üzere yüzde 6 ile yüzde 18 arasında olduğu unutulmasın.
▶ Daha vahimi de var; piyasa katılımcılarının beş yıl sonrasına ilişkin enflasyon tahmini... Beş yıl sonra, yani 2030 yılının sonunda beklenen enflasyon yüzde 11,19! Piyasa katılımcıları adeta “Ne tek hanesi, öyle bir oran olmayacak, unutun” diyor.
ŞAPKAYI KOYUP DÜŞÜNME ZAMANI DA!
Vatandaş açıklanan enflasyona inanmıyor ve bunda da haksız değil.
Reel sektör “Sizin tahmininizin ne olduğuna bakmıyorum, çünkü inandırıcı bulmuyorum, o yüzden de bir yılda yüzde 39 zam yapacağım” diyor.
Merkez Bankası’nın tahminine en yakın tahmini yapan piyasa katılımcıları bile beş yıl sonrası için tek hane beklemiyor.
Peki toplumun hiçbir kesimi enflasyonun gerçek anlamda düşeceğine inanmıyorken enflasyonla gerçekten mücadele edildiğini, edilebileceğini sanan var mı?
Normalde ekonomi yönetiminin şapkayı önüne koyup düşünmeye çoktan başlaması gerekirdi.
Ama “enflasyonla mücadele ediyormuş” gibi yapmak çok daha kolay, çok daha zahmetsiz ve bunlar fedakarlık da gerektirmiyor.