Geçen hafta tüm dünyada kartlar yeniden dağıtıldı; İstesek de istemesek de yeni soğuk savaş başladı.
Çin’de geçen haftaki Şanghay İşbirliği Örgütü zirve toplantısı ile İkinci Dünya Savaşı zaferine ilişkin tören Batı’ya tam anlamıyla “meydan okuma” idi.
Çin Devlet Başkanı Şi’nin yanı başında Rusya, İran ve Kuzey Kore liderleriyle poz vermesi kimseyi pek şaşırtmazken, Batı için asıl sıkıntı Hindistan Başbakanı Modi’nin Çin’de boy göstermesiydi.
Modi’nin izlemekte olduğu söylemde “tarafsız”, eylemde ise “Batı’ya göz kırpan” dış politikasını hiçe sayıp, ülkesinin aslında çok ciddi meseleler yaşadığı Çin’le bu kadar içli dışlı görüntü vermesinin nedeni ABD Başkanı Trump’ın sonuçlarına hiç bakmadan attığı tek taraflı adımlar.
Modi’nin “resti” Washington’da da etkili oldu; Trump birden bire Hindistan Başbakanı’nı öven açıklamalar yapmaya başladı. Modi de Trump’a aynı tonda yanıt verse de unutulmamalı ki dış politikada sözler değil eylemler önemlidir. Nitekim Çin’de fotoğraf vermekten çekinmeyen Modi, BM zirvesi için New York’a yapacağı ziyareti aniden iptal etti.
Güney Amerika’da restleşme
Cepheler arası restleşme geçen hafta Güney Amerika’da da ortaya çıktı. ABD Başkanı Trump, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele üzerinden Venezuela'ya askeri operasyonun ilk mesajlarını verdi. Uyuşturucu meselesi bahane elbette; ABD salvolarının tam da Çin’in Venezuela’daki Maracaibo gölünde yüzen bir platform kurup, petrol aramaya başladığı haftaya gelmesi tesadüf değil.
Üstelik iş Washington’ın Güney Amerika’da sadece Venezuela’yı zapturapt altına alma çabasıyla sınırlı kalmayacak gibi; ABD Dışişleri Bakanı Rubio’nun Florida’da Polonyalı meslektaşı Sikorski ile buluşup, Küba’nın önde gelen direnişçilerinden Berta Solder’e ödül vermesi de, ödül töreninin Küba devlet Başkanı’nın Çin, Vietnam ve Laos’s kapsayan gezisiyle aynı tarihe denk getirilmesi de anlamlı.
Araplar sonunda Filistinliler için ses çıkardı
Geçen haftaki kritik gelişmelerden biri de Filistin meselesinde yaşandı. Hamas kontrolündeki Gazze’nin İsrail tarafından yerle bir edilmesine seyirci kalan Araplar, Netanyahu gözünü El Fetih kontrolündeki Batı Şeria’ya dikince hareketlendi. Suudilerle koordine halindeki Birleşik Arap Emirlikleri’nden Tel Aviv ve Washington’a giden “Batı Şeria kırmızı çizgimiz. İbrahim anlaşmalarından çekiliriz” mesajı etkili olmalı ki, İsrail Başbakanı son anda Batı Şeria’ya kapsamlı askeri operasyonu devre dışı bıraktı.
Bu arada Hamas meselesi Türkiye’nin de başına dert açacak gibi. ABD Kongresi’nde görüşülmekte olan savunma bütçe yasasına, Türkiye’ye Amerikan silah satışını Hamas’la ilişkileri kesmesine bağlayan değişiklik önergeleri yağmaya başladı.
TBMM’de çözüm komisyonu ipe un seren toplantılarına devam ededursun, geçen hafta dünyadaki Kürt nüfus için de oldukça kazançlı geçti. Paris’te Iraklı Kürtler IŞİD mücadelesi için törenlerle onurlandırılırken, ABD’nin CENTCOM komutanı Oramiral Brad Cooper, Suriye’de Fırat’ın doğusunu kontrol eden PYD-YPG liderlerini bizzat ziyaret edip, övgüler dizdi.
Geçen hafta tüm dünyada kartlar yeniden dağıtıldı; İstesek de istemesek de yeni soğuk savaş başladı.