Ülkemizin asıl büyük sorunu olan şehir merkezlerindeki konut üretiminin canlandırılması, vatandaşın konuta erişimindeki ‘maliyet fiyat sorununun’ aşılması da buralardaki arsa arzının düşüklüğü ile çok ilgili.
İstanbul için eskiden “Taşı toprağı altın” derlerdi. Halen de öyledir ama son yıllarda büyük canlılık yaşayan arsa satışlarına bakılırsa İstanbul gibi birçok ilimizin ilçemizin de taşı toprağı altın olmuş durumda. Her şehir merkezinde ham arsa hem de diğer gayrimenkuller tabii ki değerlidir. Ancak, bir süredir yaşanan ‘şehirlere yakın bölgelerde’ ya da farklı nedenlerle daha yaşanabilir ve daha hızlı değer kazanır inancıyla birçok yerde satışa sunulan arsaların peynir ekmek gibi satılabildiğini görüyoruz. Salgınlar ve depremler, ülkemizde arsaya talebi tetikledi. Buradaki potansiyeli keşfeden inşaat ve gayrimenkul sektörümüzün kurumsal, köklü firmaları da hukuk, imar, proje ve finansman aşamalarını sorunsuz hale getirdikleri ‘arsa projeleri’ geliştirerek pazara hızlı giriş yaptı. Bu da hem genel arsa pazarını hem de ‘problemsiz arsa arzını’ büyüttü. Şimdilerde “Ah bir arsam olsa da ev yapsam” diyenlerin hayalleri için en gerçekçi ve ulaşılabilir bir arsa pazarımız var. Arsaya yönelik bu yüksek talebin geçici olmadığı, özellikle büyükşehirlerde yaşayan vatandaşların hem iyi yatırım olduğu inancıyla hem de müstakil ev inşa etmek için arsa almayı tercih ettiği görülüyor.
Arsa yoksa ev de yok!
Müstakil ev yapma hayaliyle ya da yüksek değer artışı ihtimalinden faydalanmak için şehirlerden uzak da olsa orta ve uzun vadeli yatırım yapmak için arsa alımı önemli bir konu. Ancak bu konu daha çok ‘ikinci konut sahipliğiyle’ ilgili. Ülkemizin asıl büyük sorunu olan şehir merkezlerindeki konut üretiminin canlandırılması, vatandaşın konuta erişimindeki ‘maliyet fiyat sorununun’ aşılması da buralardaki arsa arzının düşüklüğü ile çok ilgili çünkü başta İstanbul olma üzere kentsel dönüşüm ya da başka amaçla yapılacak bir konut projesinde toplam maliyetin ortalama yüzde 50’si arsa maliyetinden oluşuyor. Bu durumda konuta erişimdeki zorluğun ve yüksek kira sorunun önündeki en önemli engel de ‘şehir merkezlerindeki arsa arzının çok düşük’ olmasıdır. Bir bakıma ‘arsa yoksa ev yok ya da ne kadar arsa o kadar konut’ diyebiliriz. Bu durumda konut probleminin çözümü için kamunun (devlet) daha önce hiç olmadığı kadar arsa üretmesi gerekiyor.