Eray ŞEN
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ) son yıllarda yaşanan gelişmeler sonucunda küresel ekonominin en ‘kritik’ gündemleri arasına giren ‘enerji’ alanındaki çalışmaları ile firmalara rehberlik yapıyor. Üniversitenin Enerji Etüt ve Araştırma Merkezi, özel sektör firmaları ile kamu kurum ve kuruluşlarının personeline yönelik enerji verimliliği eğitimleri düzenliyor. Eğitimleri başarıyla tamamlayarak sertifika alanlar, çalıştıkları birimlerde elektriğin daha verimli kullanılmasına yönelik düzenlemeler yaparak, şirket ve ülke ekonomisine katkıda bulunuyor.
OKÜ Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun, enerji santralleri, limanlar, depolama mekanları gibi çok sayıda sanayi tesisinin bulunduğu bir bölgede yer aldıklarını, üniversitenin çalışma stratejisini de bunu dikkate alarak belirlediklerini söyledi. Enerji konusuna özel bir önem verdiklerinin altını çizen Prof. Dr. Uzun, şunları söyledi:
“Enerji Etüt ve Araştırma Merkezimizde firmalara danışmanlık veriyor, aynı zamanda enerji verimliliği sertifikası programları yapıyoruz. Bu alanda bölgede tekiz, uzun yıllar Türkiye genelinde de tektik, son zamanlarda birkaç üniversite daha bu yetkiyi aldı. Enerji fiyatlarında sürekli artış olduğu için, bu durum enerji verimliliği kavramını çok daha önemli noktalara taşıdı. Burada uyguladığımız programlarla, enerji verimliliği sertifikasına sahip mühendisler yetiştiriyoruz. Online ve yüz yüze eğitimlerle yaklaşık 10 bin kişiye sertifika verdik ve firmaların yüzde 10-20 arasında enerji tasarrufu yapmalarını sağladık.”
“Dünyada nükleere dönüş eğilimi başladı”
Nükleer enerji ile de ilgilendiklerini aktaran Rektör Uzun, “Hem Türkiye hem dünyada görünen o ki; nükleere yönelik ilgi artıyor. Mersin’de Akkuyu nükleer santrali yapılıyor, burada ara elemana ihtiyaç duyulacak, ilk etapta bunu karşılamaya yönelik bir bölüm açmayı planlıyoruz. Ayrıca bilgisayar mühendisliğinin yanında yazılım mühendisliği bölümü açma düşüncemiz var. Merkezi laboratuvarlarımıza önemli yatırımlar yaptık, Türk Akreditasyon Kurumu’ndan (TÜRKAK) akredite oldular” dedi.
“Güney yarım küreye açılan bir kapı konumundayız”
Osmaniye’nin jeopolitik alanda ‘değerli’ bir konumda olduğunun altını çizen Rektör Uzun, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bölgeyi, güney yarı küreye açılan bir kapı olarak düşünmek lazım, çünkü hinterlandında Ortadoğu, Hindistan, Çin, Afrika ülkeleri ve Arap yarımadası var, buralara ulaşım yolları bize çok yakın. Denize yirmi dakikalık mesafedeyiz, OSB’nin burada kuruluş amacı da buydu, limanlara çıkış çok yakın. İran ve doğudan gelen ticaret yoları buradan geçip Avrupa ve diğer ülkelere ihraç kapısı oluyor, petrol boru hatları, depolama tesisleri, santraller burada. Bütün bu potansiyeli maksimum biçimde kullanmak istiyoruz.”