İSTANBUL / EKONOMİ
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu perşembe günü kasım ayı faiz kararını açıklayacak. Piyasa yüzde 50 politika faizinde bir değişiklik beklemezken 8 Kasım’daki Enflasyon Raporu toplantısında Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’dan edindikleri iyimser izlenimle aralık ayında olası bir faiz indirimi için PPK toplantısından sinyaller almayı öngörüyor. AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistlerin tamamı, kasım ayında Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 50'de sabit bırakmasını bekliyor. AA Finans'ın beklenti anketi, 10 ekonomistin katılımıyla sonuçlandı. Anket sonuçlarına göre, ekonomistlerin tamamı politika faizinin yüzde 50'de sabit bırakılacağını öngörüyor.
Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin ortalaması ise yüzde 49,10 olarak hesaplandı. Yıl sonuna ilişkin beklentilerini paylaşan ekonomistlerden 6'sı yıl sonunda politika faizinin yüzde 50, 1'i yüzde 48,5 ve 3'ü yüzde 47,5 olacağını öngördü. Başkan Karahan, Enflasyon Raporu toplantısında enflasyonda süren katılığın para politikasının etki alanın dışındaki faktörlerden kaynaklandığını dile getirerek faiz indirimiyle ilgili ise enflasyonun ana eğilimi ve enflasyon beklentilerindeki gelişmeleri izleyeceklerini yineledi.
Bankacılık sektörü kaynakları marttaki son artırımın ardından kasım toplantısında da faizin sabit kalmasını beklediklerini dile getirerek kasım toplantısı metninde aralık ayındaki toplantıya yönelik faiz indirimi işareti verebileceği görüşünde. Enflasyon Raporu sunumu öncesinde politika faizi ilk indirim beklentileri 2025’e ertelenmişti. Ancak Enflasyon Raporu sonrasında piyasa aralık ayında indirimini fiyatlamaya başladı. Yine de aralıkta yapılacak bir indirimin görece sınırlı kalması bekleniyor, en fazla 250 baz puan olabilecek indirim için daha düşük beklentiler de mevcut.
Uluslararası yatırım bankası Morgan Stanley de kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığını belirterek, Merkez Bankası’nın kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaştığını kaydetti. Morgan Stanley, Merkez Bankası'nın temel enflasyon eğilimindeki düşüşe paralel olarak faiz oranlarını düşürmeye başlamasıyla parasal duruşun sıkı kalacağını, makro ihtiyati tedbirlerin ise büyük ölçüde yürürlükte kalacağını ifade etti.