EKONOMİ/ANKARA
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca, imar planı değişiklikleriyle taşınmazların değer kazanması durumunda ortaya çıkan kazancın yüzde 90’ının kamuya aktarılmasını öngören İmar Planı Değişikliğine Dair Değer Artış Payı Uygulama Yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, daha önce Resmi Gazete’de yayımlanan 7534 sayılı Kanun kapsamında yapılan değişiklikle, plan değişikliği sonucu değeri artan taşınmazdan değer artış payı alınması zorunlu hale getirilmişti. Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı yeni düzenleme ile şehirlerin plansız büyümesinin ve keyfi imar değişikliklerinin önüne geçmeyi hedefliyor. Değer artış payı sadece arsadaki değer artışına yönelik olacak. Değer artış payını peşin ödemek isteyenler için yüzde 10 indirim uygulanacak. İsteyen mülk sahipleri taksitle ödeme yapabilecek.
Mülkiyet üzerindeki kısıtlamalar kaldırılacak
Yönetmelikle, özel mülkiyette olup daha önce resmi kurum, idari tesis, okul, sağlık tesisi gibi kamu hizmet alanı olarak planlanan ancak kamulaştırılamayan taşınmazlar için de düzenleme yapıldı. Kamu kurumları bu alanlara artık ihtiyaç duymuyorsa ve ilgili idare de onay verirse, burada plan değişikliği yapılabilecek ve böylece mülkiyet üzerindeki kısıtlamalar kaldırılarak, vatandaş mağduriyetinin önüne geçilecek.
Gelir dağılımı da düzenlendi
Yönetmelikle değer artışının dağılımı da düzenleniyor. Başvuru sahibi tarafından Hazine ve Maliye Bakanlığınca yetkilendirilen bankalara veya ilgili muhasebe birimine yatırılan değer artış payının; büyükşehirlerde; yüzde 25’i büyükşehir belediyesinin ilgili hesabına, yüzde 25’i ilgili ilçe belediyesinin ilgili hesabına, yüzde 25’i 6306 sayılı Kanun kapsamında oluşturulan dönüşüm projeleri özel hesabına aktarılacak, yüzde 25’i genel bütçeye gelir kaydedilecek. Büyükşehir belediyesi olmayan illerde ise; yüzde 40’ı imar planı değişikliğini onaylayan idarede açılacak ilgili hesaba, yüzde 30’u 6306 sayılı Kanun kapsamında oluşturulan dönüşüm projeleri özel hesabına aktarılacak, yüzde 30’u genel bütçeye gelir kaydedilecek. Bakanlıkça onaylanan imar planı değişikliklerinde; yüzde 75’i 6306 sayılı Kanun kapsamında oluşturulan dönüşüm projeleri özel hesabına, kalan değer artış payının; büyükşehir belediyesinin olduğu illerde yüzde 15’i büyükşehir belediyesinin ilgili hesabına, yüzde 10’u ilgili ilçe belediyesinin ilgili hesabına; büyükşehir belediyesi olmayan yerlerde ise Bakanlık payının dışındaki kalan değer artış payının tamamı plan değişikliğinin yapıldığı yerdeki ilgili idarenin açılacak ilgili hesabına aktarılacak.
“EK DÜZENLEMELER GEREKİYOR”
Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Başkanı Neşecan Çekici, dünyada ve Türkiye’de erişilebilir konut sıkıntısı yaşandığını, kentsel dönüşüm gereklilikleri ve arsa arzı ile geliştirilmesindeki kısıtların, imar artışı ihtiyacını ortaya çıkardığını söyleyerek, düzenlemenin kendi içinde uygulama zorlukları barındırdığını ve ek alt düzenlemeler gerektiğini belirtti. Çekici şu açıklamayı yaptı: “Bu düzenleme, plan değişikliklerinden doğan değer artışının büyük kısmını (%90) kamuya aktaran, süreci de değerleme raporları ve tapu şerhleri üzerinden sıkı biçimde kontrol eden bir sistem getirmekte olup; Ada bazında yoğunluk artışı talepleri finansal açıdan yeniden değerlendirmeyi gerekli kılacaktır. Proje geliştirme aşamalarında değerleme ve DAP süreçlerinin (Değer Artış Payı) zaman ve maliyeti denklemde ele alınması gerekli unsurlar halinde öne çıkmaktadır.
Bunlara ek olarak, ada bazlı planlama yapılması, nitelikli ürünlerle düşük yoğunluklu alanların geliştirilmesi ve inşaat maliyetlerinin düşürülmesi de gündemdeki önemli konular arasında yer almaktadır. Ancak bazı düzenlemeler, kendi içinde uygulama zorlukları barındırmakta ve ek alt düzenlemeleri gerektirmektedir. Uzun zamandır üzerinde çalıştığımız GYODER’in 4T prensibi (Toplum, Tasarım, Tabiat, Teknoloji) temelinde hareket edilmesi de konuyla direkt ilintilidir.
Vizyonel Uyum ile konut üretimini salt sayı odaklı değil, nitelik odaklı bir vizyona taşıyan, Sürdürülebilirlik ile tabiat ve teknoloji bileşeni ekseninde çevresel baskıyı azaltmaya ve enerji verimliliğini artırmaya yardımcı olan, Sosyal Katman politikaları ve “Toplum” vurgusu ile konutun sadece yatırım değil, düşük ve orta gelir grupları için erişilebilirliği destekleyen, Yenilikçi tasarım entegrasyon ile daha verimli, esnek ve kaliteli konut çözümleri üretmeyi mümkün kılan bir anlayışla ve tüm sektör paydaşlarıyla birlikte belirlenecek bir yol haritası, hem mevcut sorunların çözümüne hem de konut arzının artırılmasına imkan yaratabilir.”