Kripto varlık platformu SAFEbit, son dönemde gerçekleştirdiği dönüşümle birlikte, işlem hacmi ve listelediği coin sayısıyla, sektöründe atağa geçti. Dünya ve Türkiye’de kripto varlık sektörünün geleceğini değerlendiren SAFEbit CEO’su Emrah Aktaş, 2025 yıl sonu için iyimser tahminlerde bulundu. Türkiye’de sektöre yönelik düzenlemelerin ardından bilinçli ve kurumsal bir artış gördüklerini vurgulayan Aktaş, EKONOMİ’nin sorularını cevaplandırdı.
■ Kripto para piyasalarının performansını nasıl değerlendirirsiniz? Yıl sonuna ilişkin beklentileriniz neler?
“2025’in bu dönemine kadar kripto piyasaları, Bitcoin öncülüğünde yeni zirvelere ulaşırken altcoinlerde seçici bir ayrışmanın yaşandığı, disiplinli ama zorlu bir yükseliş süreci gördük. Kurumsal talep, özellikle spot ETF’lerin olgunlaşmasıyla derinleşti. Küresel ölçekte faiz politikalarına ilişkin beklentiler de risk iştahını destekliyor. Türkiye’de netleşen düzenleyici çerçeve ise hem yatırımcı korumasını hem de kurumsal katılımı güçlendirdi. Yıl sonuna doğru, makro koşullarda belirgin bir bozulma olmadığı sürece hacimlerde istikrarlı artış öngörüyorum. Zaman zaman yaşanacak dalgalanmaları ise piyasanın doğal akışının bir parçası olarak görüyorum. Fed’in para politikası, kripto piyasalarının yönünü belirleyen en kritik faktörlerden biri olmayı sürdürüyor. Özellikle spot ETF’lere yönelik güçlü girişler, bu beklentilerin piyasaya yansımasının en somut göstergesi. Yıl sonuna kadar Fed’den hızlı değil, daha temkinli ve enflasyonla uyumlu bir gevşeme süreci bekliyorum. Bu da kripto piyasaları için destekleyici bir ortam yaratacaktır.”
■ Türkiye’deki kripto para benimsemesine ilişkin gözlemleriniz neler?
“Türkiye’de kripto para benimsemesi 2025’in ilk yarısında da hız kesmeden devam etti. Yatırımcı ilgisinde bir azalma değil, tam tersine düzenlemelerin netleşmesiyle daha bilinçli ve kurumsal bir artış görüyoruz. SPK’nın Mart ayında yayımladığı ikincil düzenlemeler, sektöre çerçeve kazandırarak güveni pekiştirdi ve yatırımcıları daha profesyonel platformlara yönlendirdi. Artık kripto yalnızca bireysel yatırımcıların değil, finansal kuruluşların da gündeminde. Önümüzdeki dönemde SPK’nın lisanslama ve denetim süreçlerini hayata geçirmesi bekleniyor. Bu da sektörün sürdürülebilir büyümesini destekleyecek.”
REGÜLASYON UYUMUNU İŞİMİZİN MERKEZİNE KOYDUK
■ SAFEbit olarak sizi öne çıkaran özelliklerinizden bahseder misiniz?
“SAFEbit’te en büyük önceliğimiz, kullanıcılarımıza güvenli, şeffaf ve kolay erişilebilir bir yatırım deneyimi sunmak. Bizi farklı kılan en önemli unsur, regülasyon uyumunu ilk günden itibaren işimizin merkezine koymamız ve SPK’nın yayımladığı yeni düzenlemelere öncü şekilde adapte olmamız. Güçlü saklama altyapımız, şeffaf rezerv raporlarımız ve kullanıcı dostu arayüzümüzle yatırımcılara hem güven hem hız sağlıyoruz. Ayrıca, yüksek hacim ve likiditeyle güvenilir fiyat keşfi ve kesintisiz işlem imkânı sunuyoruz. Bunun yanında staking, launchpool gibi katma değerli ürünlerle yalnızca bir alım–satım platformu değil; ekosistemi büyüten bir teknoloji şirketi olarak konumlanıyoruz.”
■ Kendinize nasıl bir yol haritası çizdiniz? Önümüzdeki döneme ilişkin plan ve hedefleriniz neler?
“SAFEbit olarak yol haritamızı üç temel eksende şekillendiriyoruz: regülasyon uyumu, teknolojik yenilik ve kullanıcı deneyimi. Önümüzdeki dönemde SPK lisans sürecini tamamlayarak Türkiye’de tamamen yetkilendirilmiş dijital varlık platformlarından biri olmayı hedefliyoruz. Teknoloji tarafında, işlem altyapımızı daha da hızlandıracak güncellemeler, kurumsal yatırımcılara yönelik çözümler ve mobil uygulamada kişiselleştirilmiş deneyimler devreye alacağız. Amacımız, SAFEbit’i yalnızca Türkiye’de değil, global anlamda en güvenilir ve en yenilikçi dijital varlık borsası haline getirmek.”