İREM CEYLİN DEMİRCAN/MANİSA
Türkiye’nin geleneksel ihraç ürünleri arasında yer alan kuru meyvede ihracat başarısı, Ege’den yükselmeye devam ediyor. 2024 yılı Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) İlk 1000 İhracatçı Listesi’nde kuru meyve sektörünü temsil eden 12 firmadan 11’i Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (EKMİB) üyesi olurken, Manisa merkezli Özgür Tarım Ürünleri A.Ş. bir kez daha sektörün ihracat şampiyonu olmayı başardı. 2023 yılında olduğu gibi bu yıl da zirveyi bırakmayan firma, genel sıralamada da 82 basamak birden yükselerek 299’unculuktan 217’nciliğe çıktı. Ege’nin tarım gücünü global pazarlarda temsil eden Egeli firmalar, 2024’te kuru meyve ihracatından Türkiye’ye 657 milyon dolarlık döviz kazandırdı.
Özgür Tarım Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi Şemsettin Bayram Özgür, firmalarının bu yıl da sektör liderliğini sürdürmesinden büyük gurur duyduklarını belirterek, “Ege’nin bereketli topraklarında yetişen kaliteli ürünü, sürdürülebilirlik ve izlenebilirlik ilkeleriyle işliyor, dünya pazarına sunuyoruz. 2023’teki başarımızı bu yıl da ileriye taşıyarak hem sektörümüzde birinci sırada yer aldık hem de genel sıralamada 82 basamaklık bir sıçrama gerçekleştirdik. Bu başarı, üreticiden ihracatçıya kadar tüm zincirin özverili çalışmasının sonucudur.” dedi.
“Rekolte düşük, belirsizlik yüksek”
2024 yılının beklentilerin üzerinde seyrettiğini ancak 2025’in sektör adına zorlu bir yıl olduğunu ifade eden Özgür, “Küresel ısınmanın etkisiyle mahsul verimliliğinde ciddi düşüşler yaşandı. Kuru üzümde arka arkaya üçüncü kez düşük rekolte beklentisiyle karşı karşıyayız. Bu durum, hem ihracat tonajlarımızı aşağı çekiyor hem de iş hacmini daraltıyor. Ürün miktarındaki azalma, fiyatları yukarı çekse de arzın yetersizliği nedeniyle ihracat performansımız olumsuz etkilendi. 2025’in ikinci yarısında da bu tablonun değişmesini beklemiyoruz. Üstelik elde stok kalmadığı için ihracata aktarılacak mal da sınırlı.” diye konuştu.
Sektörde yeni yatırım kararlarının üretim koşullarına paralel şekillendiğini vurgulayan Özgür, mevcut ekonomik konjonktür ve iklim krizinin etkileri nedeniyle temkinli bir dönemden geçtiklerini dile getirerek, “Verimli sezonlar yeniden yaşanırsa yatırımı gündeme alırız ancak şu an mevcut yapıyı korumak önceliğimiz. Manisa tarım açısından büyük potansiyele sahip ancak bu potansiyelin sürdürülebilirlik odağında, kontrollü tarımla değerlendirilmesi gerekiyor. Özellikle su tüketimi yüksek ürünler yerine bağcılık gibi bölgeye uygun modeller desteklenmeli. Ayrıca OSB’nin genişlemesi ve ana sanayiye entegre yan sanayi yatırımları, Manisa’nın ihracat gücünü orta vadede ciddi şekilde artıracak. Devletin ise başta su kaynaklarının korunması ve damla sulama gibi modern sulama yöntemlerinin yaygınlaştırılması yönünde adım atması elzem.” dedi.