Letven Capital, uluslararası yatırımcıların yatırım yapabileceği Belçika merkezli portföy şirketi Forka Capital ile ARTIO fonu kuruluşu için anlaştı.
Verilen bilgiye göre, Forka Capital ile yöneteceği ARTIO fonu ise ECF ile uyumlu olarak yapılandırılarak Avrupa’nın teknoloji temelli kalkınma hedeflerine uygun hale getirildi.
Forka Capital’in sadece Türkiye’de değil Avrupa’daki girişimlere yatırımda önemli bir çıpa olacağını söyleyen Letven Capital Genel Müdürü Kamil Kılıç, “Avrupa Birliği’nin rekabetçilik fonu Türkiye için kaçırılmaması gereken bir fırsat penceresi. Kurduğumuz fon ARTIO ile oluşan yeni değer merkezinden güç almayı hedefliyoruz. Yatırımlarda beş önemli alana odaklanacağız; yeşil ve mavi ekonomi, yapay zeka ve robotik, savunma ve uzay teknolojileri, tarım ve gıda teknolojileri, siber güvenlik teknolojileri. Böylelikle yatırım portföyümüzü Avrupa’nın kritik sektörlerine entegre ederek bölgesel portföy büyümemizi hızlandıracağız.” ifadelerini kullandı.
Ekosisteminde agritech yatırımları önemli yer tutan Letven Capital'in, inovasyon ve girişimcilikte yeni bir merkez olarak konumlanan New Palo Alto olarak tanımlanan Londra, Paris ve Brüksel üçgenindeki üç ülkede kuracağı TarsLabs merkezleri ile Batı Avrupa’da hızla büyüyen ekosistemini Türkiye ile entegre edeceği belirtildi. Bu yapılanmayla tarım ve gıdada Avrupa ile Türkiye arasında teknoloji ve inovasyon odaklı girişimlerin TarsLabs merkezleri ile bir araya geleceği dile getirildi.
“İlkini Türkiye’de Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü’nde kuracağımız, ardından İngiltere ve Hollanda’da açacağımız TarsLabs’ler, tarım teknolojileri konusunda bir teknopark gibi çalışacak.” diyen Kılıç, sözlerine şöyle devam etti: “Bu alanda uzmanlaşmakta olan girişimler için bir hızlandırıcı gibi faaliyet gösterecek. İsmini tarım odaklı girişim sermayesi yatırım fonumuz TARS’tan alan TarsLabs’ler akademi ve özel sektör ile iş birliği yaparak bu bölgelerdeki tarım girişimlerini seçip yatırım yapmamıza olanak sağlayacak. Bu yatırımlar aracılığıyla İngiltere ve Hollanda pazarları bizim için bir köprü vazifesi görecek. Türkiye'deki tarım teknolojilerinin Kıta Avrupası’na pazarlanması ve Avrupa'daki tarım teknolojilerinin Türkiye'ye getirilmesi mümkün olacak.”
“Türkiye gıda güvenliği zincirinde merkez olabilir”
Tarım teknolojilerinin yurt dışına açılmasının Türkiye açısından kritik olduğuna dikkat çeken Kılıç, küresel denge içinde önümüzdeki 10-20 yılda ülkemiz yatırımcılarının Avrupa dışındaki ülke ve coğrafyalara açılımının önemli olduğunu anlattı. Tarım ve gıdada girişim sermayesi fonları ile bölgesel çok uluslu değer yaratacak iş ve yatırım modelleri kurulması gerektiğini söyleyen Kılıç, “Field-to-Gulf adını verdiğimiz modele göre, Türkistan coğrafyası olarak tanımlanan Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan’da üretip Türkiye’de işleyerek Körfez’de tüketmek yeni dönemde öne çıkacak. Böylelikle Türkistan toprağı, Türkiye’nin teknolojisi ve Körfez’in sermayesi birleşerek gıda güvenliği zincirinde Türkiye bir merkez haline gelebilir.” diye konuştu.
Türkiye’ye 3 saatlik uzaklıkta bulunan ve 1 milyar tüketicinin 2 trilyon dolarlık gıda harcaması yaptığı pazardan ülkemizin yüzde 10 pazar payı almasının mümkün olabileceğini söyleyen Kılıç, “Bu coğrafya konusunda yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Rusya ve Türkistan’da özellikle tarım makineleri, sera sistemlerinde yüksek katma değer odaklı ihracat yapabiliriz. Orta Doğu’nun ise gıda güvenliği çözümleri, yazılım, AI tabanlı su yönetimi çözümlerine ihtiyacı var. Özellikle Suudi ve BAE fonları çok parçalı strateji yürüttükleri gıda güvenliğinde Türkiye ve Türkistan’da tarıma ortak arıyor. Bölgede sürdürülebilir ve dayanıklı bir tarım ekosistemi oluşturmak için finansal kaynaklar, teknolojik yenilikleri teşvik etmek amacıyla çeşitli politikalar ve reformlar üretiliyor. Sera teknolojisi, dikey tarım, tarımsal yazılım ve sensörler öncelikli alanları. Bu alanlarda yatırım için milyar dolarlık bütçeler ayırdıkları fonlar radarımızda.” dedi.
Letven Capital, bu bölgelerdeki fonlarla ortak yatırım yapmayı da gündemine alarak Türk tarım teknolojileri girişimlerinin küresel ölçeğe ulaşmasını hedefliyor.