Her yıl tüketicilerin yoğun ilgisiyle karşılanan Black Friday dönemi, markaların satışlarını artırarak geniş kitlelere ulaşmaları için önemli bir fırsat sağlarken clickzone kurucu ortağı Alper Boyer, doğru stratejilerle Black Friday’i güçlü bir satış sezonuna dönüştürmenin mümkün olduğuna dikkat çekti. Boyer, bu dönemi verimli şekilde değerlendirmek isteyen markalar için önerilerini 7 maddede sıraladı.
Hedef kitle analizine dayalı kişiselleştirme
Black Friday kampanyalarında hedef kitle analizine dayalı kişiselleştirme stratejileri uygulamanın, markaların müşteri etkileşimini artırmasında önemli bir rol oynadığını belirten Boyer, tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını ve ihtiyaçlarını inceleyerek, belirli gruplara özel teklifler oluşturmanın satışları olumlu yönde etkilediğin söyledi. Boyer, kişiselleştirilmiş kampanyaların yalnızca ilgi çekmekle kalmayıp markaya bağlılığı artırarak alışveriş deneyimini daha tatmin edici hale getirdiğini vurguladı.
Cazip ürün paketleri
Black Friday’de fark yaratmanın bir diğer yolunun ise cazip ürün paketleri sunmak olduğunu kaydeden Boyer, “Geleneksel indirimler yerine, tüketicilere değer katan paketlerle satın alma deneyimi zenginleştirilebiliyor. Örneğin, bir ana ürünle birlikte tamamlayıcı ürünlerin de bulunduğu özel paketler sunmak, müşterilere daha fazla tasarruf sağlama fırsatı veriyor. Bu tarz yenilikçi çözümler, müşteri memnuniyetini artırırken satış hacmini de güçlendiriyor.” şeklinde konuştu.
VIP teklifleri ve erken erişim
Daha geniş bir kitleye hitap etmek için erken erişim ve VIP tekliflerinin de markalara büyük avantaj sağladığını söyleyen Boyer, e-posta aboneleri veya sadakat programlarının üyeler için özel indirimlerin sunulmasının tüketicilerle marka arasındaki bağı güçlendirdiğini aktardı. Boyer, ayrıca, kampanya gününden önce başlatılan bu özel indirimlerin, Black Friday günü geldiğinde stokların hızlı bir şekilde tükenmesine de katkıda bulunduğuna dikkat çekti.
Sosyal medyanın gücü
Sosyal medyanın da Black Friday dönemi boyunca markaların yenilikçi kampanyalarla öne çıkmasını sağlayan güçlü bir mecra olduğunu söyleyen Boyer, “Etkileşimli yarışmalar, markayla olan bağı güçlendirirken takipçileri alışveriş yapmaya teşvik ediyor. Özellikle sosyal medya platformlarında yaratıcı kampanyalar düzenlemek, markanın görünürlüğünü artırarak farklı kitlelere ulaşmasını sağlıyor.” dedi.
Hızlı ve kolay alışveriş deneyimi
Boyer, e-ticaret sitelerinde hızlı ve kolay bir alışveriş deneyimi sunmanın da tüketicilerin tercihlerini belirlemede etkili bir faktör olduğunu belirtti. Mobil uyumlu bir web sitesinin, hızlı yükleme süresi ve kolay ödeme seçenekleri sayesinde kullanıcıların sorunsuz bir alışveriş süreci yaşayabildiğini kaydeden Boyer, “Kullanıcı dostu bir arayüz ve optimize edilmiş alışveriş deneyimi, müşterilerin kararlarını olumlu yönde etkileyerek alışveriş oranlarını artırıyor.” diye konuştu.
Geri bildirimlerin analizi
Bu yoğun dönemin ardından müşteri geri bildirimlerini analiz etmenin, markaların gelecekteki kampanyalarını geliştirmeleri için değerli bir kaynak oluşturduğuna dikkat çeken Boyer, kampanya sonrası elde edilen geri bildirimlerin, markanın hangi alanlarda başarılı olduğunu ve hangi noktalarda iyileştirme yapması gerektiğini belirlemeye yardımcı olduğunu aktardı. Boyer, bu sürecin, müşteri memnuniyetini artırmak ve uzun vadeli marka başarısını sağlamak için de oldukça önemli olduğunu altını çizdi.
Farklı demografik gruplara hitap etmek
Black Friday döneminde satışları desteklemek için çoklu reklam kanallarını kullanmanın, geniş bir müşteri kitlesine ulaşmanın anahtarlarından biri olduğunu vurgulayan Boyer, devamında şunları kaydetti: “Farklı demografik gruplara hitap eden Yandex, Criteo, LinkedIn ve TikTok gibi platformları kullanarak markalar kampanyalarını çeşitlendirebilir. Her platformun sunduğu özgün reklam formatları, markaların mesajlarını daha etkili iletmesini sağlıyor. Çoklu kanal kullanımı, aynı zamanda alternatif mecralardaki rekabet avantajını değerlendirerek öne çıkmalarını mümkün kılıyor.”