AYSEL YÜCEL
Tekstilin ardından beyaz eşya ve otomotiv tedarik sanayisindeki ihracat kayıpları, taşımacılık sektöründeki krizi derinleştirdi. Sektör temsilcileri, pik sezon olmasına rağmen ekim ayında taşıma hacimlerinin mayıs ayının bile altında kaldığını belirtiyor. Gelişmelere paralel, taşımacılıkta istihdam kayıpları hızla artarken, birçok firma ayakta kalma mücadelesi veriyor. EKONOMİ’nin gümrük yetkililerinden aldığı bilgiye göre, Batı sınır kapılarından çıkan TIR sayılarında düşüş yaşanıyor. İhracat taşımalarının en yoğun olduğu sınır kapılarında, ekim ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10’un üzerinde düşüş yaşanıyor. Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkan Yardımcısı Ayşem Ulusoy, ihracat taşımalarının geçen yılın ekim ayına düşüş olduğunu belirtti. Konuyla ilgili görüşünü aldığımız Eyüp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, “Yılın son ayları pik sezondur çünkü biz tekstil ülkesiyiz. Kışlık tüketim artar. Haziran ayında düşüşe geçen ihracat taşımaları eylül ayı itibarıyla artardı. Ancak şu anda taşıma sayıları mayısın da altında” diye konuştu.
Deniz ticareti de düşüşte
Denizyolunda da benzer oranda düşüş söz konusu. Medkon Lines Genel Müdürü Mahmut Işık da ekim ayında taşımaların geçen yıla kıyasla zayıf seyrettiğini belirterek, “Ekim ayı taşımalarımız geçen yıla göre bir miktar düşük seyretti. Özellikle Avrupa hattında talep zayıf kaldı. Ancak kasımdan itibaren bir toparlanma bekliyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Pentagram Lojistik CEO’su Tülin Doğan, ekim ayında özellikle denizyolu ihracat taşımaları geçen yılın aynı dönemine göre bir miktar geride olduğuna dikkat çekerek, “Özellikle Avrupa çıkışlarında talep zayıf seyrediyor, navlunlar da geçen yıla kıyasla daha düşük seviyelerde” dedi. Doğan, buna karşın Orta Doğu ve Kuzey Afrika yönlü yüklerde hareketliliğin sürdüğünü, bunun genel hacmi bir ölçüde dengelediğini ifade ederek, "Kasım itibarıyla yıl sonu siparişleriyle birlikte kısmi bir toparlanma bekliyoruz. Ancak genel olarak 2025 son çeyreği, geçen yıla göre daha temkinli ilerliyor” diye konuştu. Uluslararası bir forwarder şirketinin Türkiye temsilcisi ise sektörde yaşanan tabloyu şu sözlerle özetledi: “Uluslararası taşımalarda büyük bir erozyon var. Bu süreç tekstil ihracatıyla başladı. Şimdi beyaz eşya, otomotiv yedek parça gibi sektörlere de ‘virüs’ gibi yayılıyor. Herkes sadece ihracat gelirlerini konuşuyor, peki ya ihracat sektörüne hizmet verenler? Her hafta önüme bir konkordato tebligatı geliyor. Müşterilerimden para alamıyorum ki. Biz ihracat ithalat taşımalarından vazgeçtik; sermayemizi koruyalım ya da hepsini yitirmeyelim yeter. Kuru böyle tutmaya devam ederlerse 2026 kayıp yıl olur, 2027’de de kimse toparlayamaz.” Sektör temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, büyük küçük birçok firmada önemli oranda istihdam kayıpları yaşanıyor. Diğer yandan ayakta kalmakta zorlanan bazı firmaların ise çözümü konkordatolarda bulduğu bazıları ise faaliyetlerini tamamen durduruyor.
 
                         
                                 
                                 
                                                     
  
  
  
  
  
 