MARUF BUZCUGİL - MEHMET KAYA/ANKARA
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, İDEF 2025 öncesi düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin bu fuarda yüksek teknoloji ürünleriyle, küresel iş birliklerine hazır olduğu mesajını vereceğini belirtti. Haluk Görgün, Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı'na ait şirketler ile diğer kamu bazı kamu savunma sanayii şirketlerinin üst yöneticileriyle birlikte basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda savunma sanayiinin geldiği noktaya yönelik bir değerlendirme de yapan Görgün, savunma ve havacılık alanında son dönemde yaşanan iyileşmenin dünya çapında ilgi çektiğini ve Türkiye markasına katkı verdiğini belirterek, “Sektörde faaliyet gösteren bütün bileşenler, bunların hepsi bu başarı hikayesinin çok önemli parçası. Bugün Türkiye savunma sanayiinde ihracat yapan ülkeler içinde 11. İhracatçı ülkeyiz. Bizim gözlemlerimize göre kısa zamanda da ilk 10 ülke içinde olacağını değerlendiriyoruz, görüyoruz, hesaplıyoruz.” dedi.
Haluk Görgün Savunma Sanayii Başkanlığı’nın sadece Türk güvenlik kuvvetlerinin ihtiyacını karşılamak değil, geniş anlamda sektörün koordinasyonu, gelişimi ve yönlendirilmesini de içerdiğini hatırlattı.
Türkiye’de büyük şirketler dahil 3500 şirketten oluşan bir ekosisteme ulaştığını kaydeden Görgün, bazı ürünlerde yüzde 90’ları aşan genel ortamda ise yüzde 82 yerliliğe ulaşmış bir sektör oluştuğunu anlattı. Motor projelerinin tamamlanmasıyla bağımsızlıkta çok önemli bir noktaya gelineceğini kaydeden Haluk Görgün, Türkiye’nin sahada üstünlük sağlayacak ürünlerle donatılmasını, geleceğin muharebe ve savunma ortamına hazırlık yaptıklarını kaydetti.
NATO ve Avrupa ile iş birliği
Haluk Görgün, gelecek dönemdeki en önemli konulardan olan Avrupa Birliği savunma ihtiyaçlarına katılım ve NATO projelerine katılım konusundaki soruya, Türkiye’nin teknolojisi, üretim gücünü sürekli anlattıkları yanıtını vererek şunları kaydetti:
“Savunma Sanayii Başkanlığı olarak, tedarik, proje yönetimi, Ar-Ge çalışmaları, faaliyetleri desteklemedeki çabukluğumuzu, çevikliğimizi anlattığımızda ve ortaya çıkan ürünlerimiz kendini gösterdiğinde, olumlu yaklaşımlar son iki senede arttı. Dilimiz döndüğünce, biz müttefik ruhuna uygun güvenilir bir stratejik ortak, sürdürülebilir bir stratejik ortak olduğumuzu ve bunları paylaşmaktan, karşılıklı kazan-kazan olacak, kendi ülkelerinde var olan yerel kaynakları, yetenekleri, üretim teknolojilerini kullanabileceğimiz, ortak şirketler oluşturabileceğimizi, joint-venture (ortak yatırım şirketi) kurabileceğimizi açıkça anlatıyoruz.
Bunların yansımaları oldu. Tabii bunların somut iş birliklerine dönmesi, Avrupa'dan havacılıkla ilgili şirketlerde ortaklıklar yapılmaya başlandı biliyorsunuz. Şirketler satın aldık. Farklı ülkelerde farklı alanlarda yatırımlarımız ve satış sonrası desteği sağlayabilecek bakım-onarım merkezleriyle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bütün bunları değerlendirdiğimizde biz var olan üretimde çalışan insan gücümüzle birlikte Avrupa'ya, NATO'ya katkı sağlayacağımızı biliyoruz, değerlendiriyoruz ve bunun yansımalarının somut sonuçlarının da yakın zamanda olacağını görüyoruz.”
Haluk Görgün, yakın zamana kadar süren ambargolar nedeniyle güven sorununu hatırlatılması üzerine, süreçlerin tamamını bu durumun olduğunu unutmadan, farkındalığıyla yönettiklerini kaydetti.
"IDEF, bir platforma dönüşüyor"
Haluk Görgün IDEF 2025’e yönelik olarak, en dikkat çekici unsurlardan birinin, yabancı çok sayıda şirketin üst yönetiminin gelecek olması ve ikili görüşmeler, ürün incelemelerinin yapılacak olmasından kaynaklandığını söyledi. IDEF’in böylece sadece bir fuar değil, çok etkili bir platform haline geldiğini belirten Görgün, Türkiye’nin yeteneklerinin görülmek istenmesinin büyük önem taşıdığını kaydetti.
Toplantıya katılan ASELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ, TEİ, STM, MKE, ASFAT şirket genel müdürleri de İDEF’teki sunumlarına yönelik bilgi verdi. Bu kapsamda, insanlı ve insansız hava araçları, kara araçları, siber güvenlik, mühimmatlara yönelik çok sayıda yeni ürünün ilk kez IDEF’te gösterileceği kaydedildi.