EKONOMİ/İZMİR
Plastik kirliliğine karşı bağlayıcı bir küresel anlaşma için İsviçre’nin Cenevre kentinde bir araya gelen 170’ten fazla ülke temsilcisi, yasal bağlayıcılığı olan küresel bir anlaşma üzerinde müzakere ediyor. Türk plastik sektörünün de izlediği uluslararası toplantı hakkında değerlendirmelerde bulunan Ege Plastik Sanayicileri Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başkanı ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkan Yardımcısı Şener Gençer, başta AB ülkeleri olmak üzere tüm gelişmiş ülkelerde geri dönüştürülmüş ham maddelerin, stratejik bir kaynak olarak görüldüğünü vurguladı.
Termoplastik malzemelerin hayatın her alanında olduğunu ve onlarca sektörün temel ham maddesi olarak işlev yüklendiğini söyleyen Gençer, bu malzemelerin muadili olan cam, kağıt, metal gibi malzemelere göre çok daha çevreci özellikler taşıdığını, plastik atıkların ise stratejik bir ham madde kaynağı olduğunu belirtti.
Plastiklerin petrol tüketimine etkisinin son derece az olduğunu, Avrupa’da tüm plastik filmler için toplam tüketimin sadece %2’si kadar petrol harcandığını kaydeden Gençer, “Plastikler çoğu kez alternatiflerine kıyasla en az kaynak harcayarak ve daha az atık oluşturarak en iyi korumayı sunar. Plastik yerine kullanılan alternatif ambalajların ağırlığı 4 kat, üretim maliyetleri ve enerji tüketimi 2 kat ve katı atık hacmi de 1.5 kat daha fazladır. Atık plastiklerin içindeki depolanmış gizli (latent) enerji, geri dönüşümü veya atıkların enerjiye dönüştürülme sistemlerinde tekrar geri kazanılabilir.” diye konuştu.
“Türkiye, alınacak kararlarda belirleyici olmalı”
Türkiye’nin plastik mamul üretiminde Avrupa'da ikinci, dünyada ise altıncı sırada yer alarak önemli bir üretici konumunda bulunduğunu aktaran Gençer, Türkiye'nin yıllık plastik mamul üretiminin 11 milyon ton seviyesine ulaştığının altını çizdi. Bu üretimin yaklaşık %40'lık kısmının ambalaj sektöründe kullanıldığına işaret eden Gençer, geri dönüşüm sektöründe de dünyanın en önemli üreticileri arasında yer alan Türkiye’nin, Cenevre’de toplanan ülke temsilcilerinin alacağı kararlarda mutlaka belirleyici olması gerektiğine dikkat çekti.