1988 yılında temeli atılan, 1993 yılında hizmete giren İstanbul Levent’teki Sabancı Kulelerinin renovasyonu gündeme geldiğinde, Kule 1’de yerleşik Akbank’ın Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı, yönetim ekibini topladı:
- 2020-2021 döneminde dünyayı saran COVID-19 pandemisini yaşadık. Uzaktan çalışma, hayatımıza daha çok yerleşti. Pandeminin etkisi azaldıkça birlikte ofislere geri döneceğiz. Sabancı Kuleleri’nin renovasyonu gündemde. Nasıl bir çalışma ortamı olmalı burası?
Suzan Sabancı, bu soruyu ortaya atarken şu noktanın da altını çizdi:
- Unutmayalım, zamanımızın büyük bölümü çalışma ortamlarında geçiyor.
Akbank İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, şu noktaya işaret etti:
- 1980’lerde, 1990’larda ülkemizde, dünyada en iyi okullardan mezun olanların yoğun ilgi gösterdikleri meslek bankacılıktı. Günümüzde durum değişti. Şimdi yeni kuşakları bankacılık sektörüne çekmek o kadar kolay olmuyor.

Suzan Sabancı, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hakan Binbaşgil, Genel Müdür Kaan Gür’ün başında yer aldığı yönetim ekibiyle bina toplantılarından çıkan fikirleri şöyle özetledi:
- Zevkle çalışmaya gelinecek, sıcak, yaşama, sağlığa değer veren bir ortam planıyla yola çıkalım.
Plan hazırlanırken şu nokta üzerinde duruldu:
- Ofiste çalışmanın yarattığı en önemli katlılar arasında fikir alışverişi ile oluşan sinerji yer alıyor. Bunun için yeni planda ortak alanlara ağırlık vermekte yarar görünüyor.
Kısa süre önce Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı ve Genel Müdür Kaan Gür’ün imzasıyla davet geldi:
- Genel müdürlük binamızı bankacılığın geleceğine yön veren vizyonumuz doğrultusunda yeniledik. Bu dönüşümün detaylarını binamızda yapacağımız tur kapsamında sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Önceki gün meslektaşlarımla Sabancı Center’a gittik, Akbank’ın yenilenen binasını Suzan Sabancı ve Kaan Gür’den dinledik, birlikte gezdik.
Kaan Gür, tura Sabancı Center’da, iki kulenin yanı başındaki kısa binayı anlatarak başladı:
- Burada daha önce bankamızın hazine bölümü vardı. Hazine bölümünü kuleye taşıdık. Burası “Akbank Kampus”e dönüştü. İnsan odaklı bir mekan haline geldi. Artık burası çalışma arkadaşlarımıza ilham verebilecek ortama dönüştü.
“Akbank Kampus”ün dönüşümün merkezini oluşturduğunu vurgulayıp, “ortak yaşam kültürü”yle özdeşleşen yeni ofis anlayışını şöyle özetledi:
- Genel müdürlük binamız, ekipler arası etkileşimi teşvik eden, birlikte düşünmeyi ve üretmeyi kolaylaştıran yapıya sahip. Esnek çalışma modeline uygun açık ofisler, sanatla zenginleştirilen atmosfer ve teknolojiye entegre sistemlerle verimliliği, yaratıcılığı artırıyor.
Yaratılan alanları şöyle irdeledi:
- Farklı nesillerin bir arada bulunabileceği dinamik, açık sosyal alanlar
- Sanat, spor ve kültürel etkinlikleri destekleyen çok amaçlı yaşam alanları
- Dinlenme alanları, mikro buluşma köşeleri
- Doğal ışıkla beslenen, ferah, bütünsel tasarım yaklaşımı
- Fiziksel, duygusal ve zihinsel iyi oluşu destekleyen bir mimari yaklaşım.
Kaan Gür, mimari dönüşüm yolculuğuna 1988’den girdi:
- Sabancı Center yerleşkesinin temeli 1988’de atılmış, 1993 yılında hizmete açılmıştı. Mimari tasarımını Haluk Tümay üstlenmişti.
- 29 yıl sonra değişen çalışma alışkanlıkları, sürdürülebilirlik hedefleri ve dijital dönüşüm vizyonu doğrultusunda mimari dönüşüm süreci başlatıldı.
- Bu süreçte toplam 35 bin metrekare alanda 33.5 ay süren titiz bir çalışma yürütüldü.
- Kullanım alanlarının yüzde 52’si verimli ve esnek çalışma alanlarına, yüzde 15’i ise sosyalleşme ve dinlenme alanlarına ayrıldı.
- Yaklaşık 420 bin adam/saatlik emek, 850 bin metre kablo, 24 bin metrekare havalandırma kanalı gibi rakamlarla ifade edilen dev bir teknik dönüşüme imza atıldı.
COVID-19 pandemisinin en yoğun yaşandığı 2020-2021 döneminde dünyada ve ülkemizde, “Artık büyük ofislere ihtiyaç olmayacak. Uzaktan çalışma çok daha fazla öne çıkacak” görüşü, yaklaşımı yaygınlaştı…
Akbank binasının renovasyonunda, yüz yüze çalışmanın cazibesini artıran adımlar atması, “ilham kaynağı olan” ortam yaratması, “büyük ofislere ihtiyaç kalmayacak” tezini rafa kaldırıyor…
Hazine bölümünün yeni hali çok cazip
AKBANK’ın yenilenmiş genel müdürlük kulesinde Hazine bölümüne girdiğimizde bizi Hazine ve Finansal Kurumlardan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gamze Şebnem Muratoğlu karşıladı.
Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı, Hazine bölümüne girince 1989 yılını anımsadı:
- Bankacılığa 1989 yılında BNP’nin Hazine bölümünde başladım. Akbank’a geçtiğimde de Hazine bölümünde çalıştım. Hazine bölümünün şimdiki çalışma ortamı bana çok cazip geldi.
Gamze Şebnem Muratoğlu araya girdi:
- Ben 1995’te Akbank’ta Hazine bölümünde çalışmaya başladım. Suzan Hanım o dönemde Hazine’nin başındaydı. 1998’e kadar Hazine’de birlikte çalışma şansım oldu.
Suzan Sabancı, Hazine bölümünün kuleye taşınması sırasında 3 ayrı katta farklı bölümler planlandığını görünce müdahale ettiğini bildirdi:
- Hazine ekibinin farklı katlarda birbirlerinden kopuk çalışması doğru olmayacaktı. Yemekhanenin bulunduğu katı boşalttık. Yemekhaneyi Holding kulesine taşıdık, ortak kullanıma açtık. Böylece Hazine bölümümüz aynı katta 1500 metrekarelik alana yerleşti.
Gamze Şebnem Muratoğlu, 65 kişinin görev yaptığı Hazine bölümünün işlem hacmini ortaya koyan bir örnek verdi:
- Yılda 40 milyar dolarlık döviz alım-satım işlemi gerçekleşiyor…
Akbanklıların yolu inovasyonla kesişiyor
AKBANK Genel Müdürü Kaan Gür, “Akbank LAB”e girdiğimizde şunları anlattı:
- Bankamızın inovasyon merkezi “Akbank LAB”, binamızın tam kalbinde konumlandırıldı.
- Amacımız, tüm Akbanklıların yollarının inovasyonla kesişmesi, yenilikçi fikir ve proje üretme kültürünün zenginleşmesi.
- Burada geliştirilen çözümler bankacılık uygulamalarının yan sıra insan yaşamını kolaylaştıran çok yönlü uygulamaları da kapsıyor.
Binada 200 sanat eseri sergileniyor
AKBANK Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı ve Genel Müdür Kaan Gür, genel müdürlük kulesinin girişindeki dijital sanat eserinin önünde durdu. Gür, anlattı:
- Türkiye’nin ilk kalıcı yapay zeka sanat eserini Refik Anadol, Akbank’a özel tasarladı.
- Bu eser, 220 metrekare yüzey alanı ve 60 milyon piksel kapasitesiyle Anadol’un dünyadaki en büyük üç kalıcı eserinden biri.
- Eser, Akbank’ın dijital hafızasını, kültürel kimliğini ve sürdürülebilirlik vizyonunu bir araya getiriyor.
Kaan Gür, binanın temel katlarını gezerken şu bilgiyi verdi:
- Genel müdürlük binamız 200 sanat eserine ev sahipliği yapıyor.
Eserleri sergilenen sanatçılardan bazılarını sıraladı:
- Ahmet Oran, Selma Gürbüz, Gülay Semercioğlu, Mithat Şen, Günnur Özsoy, Bedri Baykam, Ardan Özmenoğlu, Erdil Yaşar, Ahmet Güneştekin, Tayfun Erdoğmuş, Ertuğrul Ateş, Yusuf Taktak, Zekai Ormancı.
Dönüşümle 17 bin mobilya üretildi, deprem bölgesine 1029 okulun eşyası yenilendi
AKBANK Genel Müdürü Kaan Gür, bankanın mimari dönüşüm sürecinde “Dönüşümde Gelecek Var” projesiyle toplumsal değer oluşturduklarını bildirdi:
- Genel müdürlük binamızda işlevini tamamlamış mobilyalar ileri dönüşüm tekniği ile okul eşyalarına dönüştürüldü. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en kapsamlı ileri dönüşüm projelerinden biri oldu.
İskenderun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde ileri dönüşüm atölyesi kurduklarını, öğrenciler ve öğretmenlerin sürdürülebilir tekniklerle okul eşyaları ürettiklerini belirtti:
- 17 bine yakın mobilya üretildi.
- Deprem bölgesinde 1029 okulda yeni eşyalarla eğitim ortamları iyileştirildi.
- 190 binden fazla öğrenci yenilenen sınıflarda eğitim almaya başladı.
- 406 ton karbon salımı engellendi, 6 milyon litre su tasarrufu sağlandı.
- Proje tamamlandığında 1300’ü aşkın okulda, 400 bine yakın öğrenciye ulaşılması hedefleniyor.
‘Sağlıklı bina’ başvurusu hazırlandı
AKBANK Genel Müdürü Kaan Gür, renovasyondan geçen Akbank kulesindeki sürdürülebilirlik odaklı mimariye dikkat çekti:
- Binamız baştan sona sürdürülebilirlik ilkeleriyle tasarlandı.
- Geri dönültürülebilir ve çevresel beyan belgeli malzemeler kullanıldı.
- Biyofilik (Doğadan ilham alan) tasarım yaklaşımı benimsendi.
- Enerji verimliliği sağlayan aydınlatma, havalandırma ve iklimlendirme sistemleri seçildi.
- Bipolar iyonizasyon teknolojisiyle havada virüs/bakteri yayılımının önlenmesine özen gösterildi.
- Tüm yapı boyunca etkin bir atık yönetimi ve ileri dönüşüm yaklaşımı benimsendi.
- Binamız LEED Gold Sertifikası almaya hak kazandı.
- WELL (Sağlıklı Bina) sertifikası için başvuru süreci tamamlandı.
- 11 binin üzerinde otomasyon noktası ile bina sistemleri entegre biçimde yönetiliyor.