İSTANBUL Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan’ın 2026 Nisan ayında yapılacak seçimlerde başkanlığa aday olduğunu açıkladığı toplantıdayız.
Bulunduğum masada Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) Kurucu Başkanı Okan Oğuz, İpekyol Group Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ayaydın, Özak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, TİM Başkanı Mustafa Gültepe, Taha Grubu ortaklarından İsmail Kısacık, Colin’s İcra Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu var.
Ahmet Akbalık, Yalçın Ayaydın’a sordu:
- Perakendede durum nasıl?
Genelde iyimser mesajlarıyla bilinen Ayaydın iç geçirdi:
- Maalesef iyi değil. Turist alışverişinde çok düşüş var. Bizim mağazalarda dönem dönem turist alışverişi cironun yüzde 45’ine ulaşırdı. Şimdi yüzde 5’lere düşmüş durumda.
Akbalık, yerli müşterinin temposunu merak etti, Ayaydın genel durumu ortaya koydu:
- Satışlarda yüzde 30 düşüş söz konusu.
Akbalık, orana inanamadı, tekrarladı:
- Yani, 100 lira olan satışlarınız 70 liraya mı indi?
Ayaydın, doğruladı:
- Evet… Bu durum sektörümüzün büyük bölümü için geçerli…
Yeniden iç geçirdi:
- Sektörümüzde maalesef bu yılın sonunu göremeyen şirketler olacak.
Yavuz Eroğlu araya girdi:
- Böylesine sıkıntılı bir dönem hiç görülmedi.
Ayaydın destekledi:
- Gerçekten de bu kadar alışveriş düşüşünü hiç yaşamamıştı sektörümüz.
Yavuz Eroğlu, üretim tarafında yaşanılan sıkıntının yansımasına işaret etti:
- Aksaray’daki fabrikamızda 2 bin kişi çalışırdı. Şimdi 700 kişiye düşmüş durumdayız.
Yalçın Ayaydın’a döndüm:
- Sizin Edirne’deki fabrikada durum nedir?
Ayaydın, yanıtladı:
- Biz dışarıya üretim yapmıyoruz. O nedenle üretim tarafında çok büyük bir sıkıntımız yok.
İşsizlik ve fabrikaların personel arayışında yaşanan bir çelişkiye işaret etti:
- Edirne’de eleman çıkaran bazı firmalar var. O elemanlardan bazılarını almak istiyoruz ama gelen yok. Çünkü, 9-10 ay işsizlik maaşı alıyorlar. İşsizlik maaşı süresi bitince iş aramaya başlayacak gibi görünüyorlar.
Akbalık, Mısır’da fabrikaları olan Eroğlu ve Kısacık’a merakını aktardı:
- Mısır’da işçilik maliyetleri nasıl?
İkisinin de yanıtı aynı oldu:
- Ortalama 250 dolar dolayında aylık ücret söz konusu…
Kısacık, karşılaştırma için Malatya’dan örnek verdi:
- Malatya’daki fabrikamızda aylık işçilik giderimiz personel başına 800 dolar… Ayrıca deprem sonrası Malatya’da personel başına verimlilik Mısır’ın gerisine düştü.
Malatya’daki eleman sıkıntısını, kentin Valisi Seddar Yavuz ve Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er ile İstanbul’da gerçekleşen buluşmada Mustafa Paşahan da dile getirdi:
- Malatya’daki gömlek fabrikamızda eleman alımı planladık. 7 kişiyi zor bulduk.
Malatya Organize Sanayi Bölgesi (MALORSA) Başkanvekili Akif Baştürk, kentteki eleman sıkıntısının nedenini açtı:
- Malatya’da TYP (Toplum Yararına Proje) uygulaması devam ediyor. Çalışabilecek durumda olan bazı vatandaşlarımız TYP’den yararlanıyor. Fabrikalarda çalışmak istemiyor.
Sohbetler sırasında Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi buluşması sırasında Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) önceki Başkanlarından Sami Kariyo’ya sorduğum soruyu ve aldığım yanıtı anımsadım.
Kariyo’ya tekstil ve hazır giyim sektörünün durumunu sorduğumda 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’den esinlenilerek türetilen yanıtı verdi:
- Tek kelimeyle “kötü”.
- İki kelimeyle “çok kötü”.
Tekstil ve hazır giyim sektörünün mevcut durumunun özeti böyle…
Sektörün bu durumunu görmekte, duymakta, gereken önlemleri almakta yarar var…
Nüfus artışı hızında tehlike çanları çalıyor
ÖZAK Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık-Aynur Akbalık çiftinin kızı Kübra ile Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesini Güzelleştirme Derneği Başkanı Hüsamettin Namlıcı-Feyzaa Namlıcı çiftinin oğlu Kaan’nın nikah törenindeyiz.
Nikahı kıyan Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan, Kübra-Kaan çiftiyle sahneye çıkınca şahitler anons edildi:
- Gjorge Ivanova (Makedonya Eski Cumhurbaşkanı), Mario Balcı, Burak Balcı, Hamza Balcı, Eyüp Akdağ, Cemal Kalyoncu, Ahmet Çalık, Süleyman Çetinsaya, Mustafa Gültepe, Vahap Küçük, Davut Gül (İstanbul Valisi), Cavit Çağlar, Hayati Yazıcı (AK Parti Genel Başkan Yardımcısı), Muhterem İnce, Metin Kıratlı, Mustafa Erdoğan.
Ergün Turan, nikahı kıydıktan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “en az 3 çocuk” çağrısını anımsatan mesaj verdi:
- Aranızda sevgi bağı oluşmuş ki bugün bu masa kuruldu. İnsanın en yakın dostu eşidir, bunu aklınızdan çıkarmayın. Ayrıca, ülkemizde doğum oranları çok düştü. Size kendiniz gibi sağlıklı, pırıl pırıl evlatlar yetiştirmek düşüyor.
Turan, mikrofonu Mustafa Erdoğan’a uzattı. Mustafa Erdoğan da Çin’in 30 yıl önce çocuk sınırlamasını hayata geçirdiğini anımsattı:
- Ancak, onlar da yanlış yaptıklarını anlayıp çocuk sınırlamasını kaldırdılar. Serbest bıraktılar. Sayın Cumhurbaşkanımızın “En az 3 çocuk” çağrısı, ülkemizde de doğum oranlarının düşmesinden kaynaklanıyor.
Hayati Yazıcı da “aile cüzdanı”nı geline verirken aynı noktanın altını çizdi:
- Hükümetimiz 2025’i “Aile Yılı” ilan etti. Çünkü, nüfus artış hızında çok ciddi düşüş var. Bu konuda tehlike çanları çalıyor.
Remzi Gür, Yönetim Kurulu Başkanlığını kızı Yasemin’e bırakıyor
AKBALIK çiftinin kızı Kübra ile Namlıcı çiftinin oğlu Kaan’ın nikahımda Ramsey markasıyla bilinen Gürmen Group’un Yönetim Kurulu Başkanı Remzi Gür’le karşılaştık.
Remzi Gür, ön davet yaptı:
- Bugünlerde bir toplantımız olacak. Bekliyoruz.
Kızı Yasemin Gür Solmaz’dan gelen mesajı aktardım:
- Yasemin Hanım da bahsetti ama toplantının içeriği ile ilgili bilgi vermedi.
Remzi Gür, gülümsedi, toplantının içeriğini bildirdi:
- Gürmen Group Yönetim Kurulu Başkanlığını kızım Yasemin’e bırakıyorum.
Yasemin Gür Solmaz, “Değerli İş Ortağımız” başlıklı davetiyeyi bana da gönderdi:
- Gürmen Group olarak, kurucumuz Remzi Gür’ün liderliğinde şekillenen köklü geçmişimizi, güçlü bir vizyonla geleceğe taşıyacak yeni bir döneme giriyoruz.
- Bu kapsamda, sayın Remzi Gür’ün Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini Yönetim Kurulu Üyesi sayın Yasemin Gür Solmaz’a devretmesini sizlerle paylaşmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
- Ortak değerlerimiz ve güçlü iş birliklerimizden aldığımız ilhamla büyüyen kurumumuzun bu anlamlı geçiş süreci olan bayrak değişiminde, siz değerli iş ortaklarımızı ve yol arkadaşlarımızı da yanımızda görmek istiyoruz.
Remzi Gür ve Yasemin Gür Solmaz’dan şirketteki bayrak değişimini öğrenince 23 yıl önceye, Kasım 2002’ye uzandım. “Ramsey” markasını 30 yıldır yaşadığı Londra’da İngilizler’in “Remzi”yi söyleyiş biçiminden hareketle kuran Remzi Gür, birinci mağazasını Regent Street’te açmasından sonra, ikinci mağaza için Kuzey Londra’da 2.5 dönüm yer satın almıştı.
İngiliz pasaportu taşıyan Remzi Gür, markasını ilk aşamada, “Ramsey London” şeklinde vitrine çıkarmıştı. Londra’nın kuzeyindeki mağaza açılışında Remzi Gür’ün iki kızı ve oğluyla karşılaşmıştım. Yasemin Gür, liseyi İstanbul’da bitirmiş, üniversite eğitimini Londra’da tamamlamıştı. Oğlu Ömer Gür o günlerde moda, küçük kızı Tuğba da fotoğrafçılık eğitimi görüyordu.
Mağaza açılışında kayınbiraderleri Gürmen Group Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Hasan Doğan ile imalattan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Doğan da Remzi Gür’e eşlik etmişti. Hüseyin Doğan, fabrikaları yönetmek üzere Safranbolu’ya yerleşmişti. Hasan Doğan, şu anekdotu aktarmıştı:
- Fabrikaların bulunduğu Safranbolu ve Araç’ta beyaz eşya mağazaları, “Kefilin Gürmen’de çalışıyorsa tamam” diyor.
Gürmen Group Genel Müdür Yardımcısı Sadettin Üçeyler, markanın Londra’da kurulmasına rağmen üretimin Türkiye’de üretim yaptıklarını bildirmişti.
Remzi Gür, Londra’dan İstanbul ve Kastamonu’ya uzanan bir başarı öyküsüne imza atmıştı…