Piyasa bütününe yayılan değer kaybı, artık yatırımcının “genel hava” yerine “seçici odak”la hareket etmesini zorunlu kılıyor. Borsa gerilerken dahi bazı sektörler büyümeye devam edebiliyor. Daralan koşullarda doğru tercihin fark yaratabileceği net bir şekilde gözleniyor. Göstergeler trendi izleyenlerin değil, ayrışmayı okuyanın kazandığı bir süreçte olduğumuzu işaret ediyor. BIST 100 Endeksi, yılbaşından bu yana %7,65 ve BIST 30 Endeksi de %7,96 oranında değer kaybetti. Bankacılık ve Temettü endekslerinde kayıplar %20’yi aştı. Buna karşın BIST Teknoloji Endeksi %41, Finansal Kiralama Endeksi ise %108 değer kazandı. Genel satışa rağmen seçici sektörler öne çıkmaya başladı. Kayıp yaygınlaştıkça kazanç daha seçici hale geliyor. Bu da yatırım kararlarını genelden özele, endeksten şirkete kaydırmayı zorunlu kılıyor.
Pınar Süt, Artemis Halı, Derimod, Yayla Gıda hem net kârlarını hem de özsermayelerini aynı anda büyüttü. Kâr ve özsermayelerini aynı anda yükselten BIST 100 firmaları arasında gıda sektörü şirketleri dikkat çekiyor. Defansif sektörlerde sürdürülebilir kârlılık, yatırımcının yeniden radarına giriyor.
Endekste ağırlığı yüksek olan THY, Akbank, Tüpraş, Koç Holding yılbaşından bu yana değer kaybetti. Ağırlığı yüksek olanla, getirisi yüksek olan her zaman örtüşmüyor. Bu nedenle yatırımcı trendleri ve finansal verilerdeki gelişmeleri yakından takip etmek gerekiyor. Piyasa bazen ağırlığı yüksek olanı taşır gibi görünse de, gerçek performans dipteki hisselerden gelebilir. Karar verirken, temsil gücünden çok dönüşüm gücüne odaklanmalı.
ZEYNEP’E SOR
HİSSE BAŞINA KÂR MI, FİYAT/KAZANÇ ORANI MI?
Hisse başına kâr; kâr odaklı, temettü potansiyeli, büyüme, basitlik, karşılaştırma. Değişkenlik, muhasebe oynaklığı, likidite ve nakdi görmeme.
F/K oranı; yaygınlık, piyasa değerlemesi, dönüş süresi, karşılaştırma, yatırımcı algısı. Zararda anlamsızlık, yanıltma riski, büyüme hızını görmeme.
Don olayından dolayı üretim faaliyetlerinde kayıp yaşamadı. Geçtiğimiz yıl ise zarar açıkladı
Yaşanan don olayından ötürü Agrotech firmasının ne ölçüde etkilendiğini öğrenebilir miyim? / Ümit Kasım
Ümit, doğa olayları, tarım sektörünü doğrudan etkileyen ve üretim planlamasından hasada kadar birçok süreci sekteye uğratabilen unsurlar arasında yer alır. Özellikle don olayları, meyve ağaçları ve hassas tarım ürünleri için büyük risk oluşturur. Agrotech ülkemizin bazı bölgelerinde yaşanan don olayına rağmen üretim faaliyetlerinde herhangi bir kayıp yaşamadığını bildirdi. Şirket, bunun altyapı yatırımları ve ürün çeşitliliği sayesinde mümkün olduğunu belirtti. Öte yandan seracılık ve kontrollü üretim ortamlarında faaliyet gösteren firmaların, iklimsel risklere karşı daha korunaklı olduğu biliniyor. Firma, 2024’te zarar açıkladı.
Geri alımlar cılız ve sembolik düzeyde. “Geri alıma rağmen düştü” algısını oluşturabilir
Reeder Teknoloji nisan ayında yaptığı geri alımlara rağmen neden yükselmiyor? / Ozan Kaygusuz
Ozan, geri alım programları, hisse fiyatını desteklemeye yönelik araçlardan biridir. Şirketler, alımlarıyla hem arzı azaltır hem de yatırımcılara güven mesajı verir. Ancak etkinin hissedilmesi için yeterli büyüklükte ve doğru zamanda gerçekleştirilmesi önemlidir. Reeder Teknoloji özelinde bu mekanizma arzu edilen etkiyi yaratmadığı gözleniyor. Şirket geri alım için 1,4 milyar TL fon ayırırken nisan ayında sadece 7,3 milyon TL tutarlı alım gerçekleştirdi. Cüzi miktardaki bu alımlar piyasada hissedilmedi. Ortalama alım fiyatı 12,14 TL piyasa fiyatının üzerinde. Bu da yatırımcıda geri alıma rağmen fiyat düştü algısını oluşturabilir.
YATIRIM FONLARI
OYAK Portföy’ün OHK fonu, katılım ilkeleriyle uyumlu hisse yatırımı yapıyor
Katılım Hisse Senedi (TL) Fonu (OHK), toplam değerinin en az %80’ini Borsa İstanbul’da işlem gören ve faizsiz finans ilkelerine uygun şirketlere yatırarak getiri elde etmeye çalışıyor. 20,9 milyon TL büyüklüğe ve %2,45 doluluk oranına sahip fon, Mavi Giyim, MLP Sağlık ve Ereğli Demir Çelik gibi şirketlerde yoğunlaşıyor. Fonun yıllık yönetim ücreti %2 seviyesinde. OHK, dalgalı piyasa koşullarına bağlı olarak son bir yılda %13,12 geriledi. İşlem görmeye başladığı 2 yılı aşkın süredeki yükselişi ise %71,65 oldu. Gerçekleşen performans reel olarak arzu edilen getiriye ulaştırma noktasında hayli yetersiz kalsa da, faizsiz yatırım prensiplerine göre hareket etmek isteyenlere alternatif sunuyor. Sürdürülebilir şirketlere odaklanan portföy yapısı, daha ziyade uzun vadeli yatırıma elverişli.
TAHVİL
Peker GMYO, yüzde 67,84 yıllık bileşik faizden bono ihraç etti
Peker Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, 30 Nisan 2025 günü nitelikli yatırımcılara finansman bonosu ihraç etti. Toplam tutarı 100.000.000 TL olan bononun yıllık basit faizi %59, bileşik faizi ise %67,84’e denk geliyor. 180 gün vadeli bononun vadeye isabet eden faiz oranı ise %29,10 olacak.
%59 YILLIK BASİT FAİZ
30 Nisan tarihli Türk Lirası Gecelik Referans Faiz Oranı (TLREF) %48,99 seviyesinde bulunuyor. Peker GMYO’nun çıkardığı bononun yıllık %59 basit faiz oranı TLREF oranının yaklaşık 10,01 puan üzerinde bulunuyor. Şirketin önerdiği faiz oranı, piyasa koşullarıyla kıyaslandığında yatırımcısı için cazip bir seçenek olarak görülebilir. Bononun vade başlangıç tarihi 30 Nisan 2025 olurken vade tarihi 27 Ekim 2025 olacak. Piyasada TRFPEGYE2519 ISIN kodu ile işlem görecek.
ŞİRKET PANOSU / Şirket haberlerinde bugün önemli ne var?
TOFAŞ OTOMOBİL
Alımla ilgili kapanış tamamlandı. Çok markalı dağıtım modeline geçerek verimliliğini artırıyor
Tofaş, Stellantis Grubu ile geçtiğimiz yıl imzaladığı Pay Devir Sözleşmesi kapsamındaki tüm kapanış koşullarını tamamladığını duyurdu. Böylece Stellantis Otomotiv Pazarlama’nın tüm paylarını 400 milyon euroya devralmış oldu. Kapanışı takiben Tofaş; Peugeot, Citroën, Opel ve DS markalarının Türkiye distribütörlüğünü üstlendi. Tofaş, daha önce temsil ettiği Fiat, Alfa Romeo, Jeep ve Maserati markalarına ilave olarak Stellantis’in markalarıyla da kapsamlı iş birliği gerçekleştirecek. Tofaş, yeni durumla birlikte hem çok markalı dağıtım modeline geçecek hem de satış sonrası hizmetleriyle ikinci el operasyonlarını ve yedek parça dağıtımını merkezi yapıya taşıyacak. Böylece operasyonel verimlilik kadar tüketici nezdinde marka bağlılığını da artırma imkanı bulacak.
ÇEMAŞ DÖKÜM
Sektördeki daralma nedeniyle küçülmeye gidiyor. Bazı hatları kapatırken işçi çıkışı gündemde
Çemaş Döküm, sektördeki daralma ve ekonomik belirsizlikleri gerekçe göstererek üretim kapasitesini azaltma ve buna bağlı olarak toplu işten çıkarma kararı aldığını duyurdu. Dökümhane bölümünde dört üretim hattından biri kapatıldı, talaşlı imalat bölümünde ise 57 CNC tezgâhından 20’sinde üretim durduruldu. Buna bağlı olarak işçi çıkarımı yapılacağı açıklandı. Sanayi sektöründe döküm ve talaşlı imalat gibi alanlar, makroekonomik dalgalanmalardan doğrudan etkilenen sektörler arasında yer alıyor. Özellikle inşaat, otomotiv ve makine imalatı gibi sektörlerdeki daralma, döküm sanayisindeki talep azalmasını tetikleyebiliyor. Ayrıca, üretim giderlerinde yaşanan artışlar ve pazar kaybı gibi unsurlar da firmaların küçülmeye gitmesini zorunlu hale getirebiliyor.
OTOKAR
Romanya’da ortak girişimle zırhlı araç üretimine hazırlanıyor. Öncelikle izinler alınacak
Otokar, Romanya’da hafif zırhlı araç üretecek. Bağlı ortaklığı Otokar Land Systems SRL ile Automecanica SA arasında %50 paylı bir ortak girişim şirketi kurulmasına yönelik sözleşme imzalandı. Gerekli izinlerin alınmasıyla birlikte ortak girişimin sermayesi artırılacak. Araç üretimi ise Otokar’ın tedarik edeceği kit ve parçalarla Automecanica’nın kiralayacağı tesislerde gerçekleşecek. Ortak girişim, savunma sanayinde sıklıkla tercih edilen bir model olarak öne çıkmakta. Zırhlı araç gibi teknolojik açıdan ileri ürünlerin lisanslı üretimi, hem ihracatçıya hem de ithalatçıya fayda sağlar. Yerel montaj ve üretim, maliyet, iş gücü, bilgi transferi ve bakım-onarım sürekliliği gibi unsurlarda çift taraflı avantaj sağlayabilmekte. Tedarik zincirinde de hızlanabilmekte.