MERVE YİĞİTCAN
Yüksek enflasyon, gelir erozyonu ve piyasadaki nakit sıkışıklığı özellikle son 2 yılda kartlı alışveriş harcamalarını artırırken, bu durum firmaların POS komisyonu giderlerini de artırdı. Reel sektör temsilcileri, toptan ve perakende ticarette yaygın olarak kullanılan kartlı ödemelerde bankaların bir süredir yüzde 3-4 arasında POS komisyon kesintisi yapmasının firmaları sıkıntıya soktuğunu söylerken, bu durumun nihai ürün fiyatlarına da baskı yapmaya başladığına dikkat çekiyor. Yüksek POS komisyon kesintilerinin işletmeleri sıkıntıya soktuğuna dikkat çeken sektör temsilcileri, bu durumun nihai ürün fiyatlarına baskı yaptığı gibi ticarette de kayıt dışını artırdığına işaret ediyor. Yanı sıra piyasada çeşitli işkollarından esnaf ve tüccarların da yüksek komisyon ücretleri nedeniyle, müşterilerini nakit alıma yönlendirdiği, bu amaçla da nakit alışverişe hatırı sayılır oranlarda indirim yaptığı öğrenildi.
Hatırlanacağı üzere, TCMB, 1 Temmuz 2023’te yeni bir düzenleme ile azami komisyon oranını yüzde 1,26’dan yüzde 1,81 seviyesine çıkarmıştı. 1 Ekim 2023’te ise azami komisyon oranı yüksek oranlı artışla yüzde 3,16’ya yükseltilmiş, Kasım 2024’te yapılan düzenleme ile de bu oran yüzde 3,56 olarak revize edilmişti. POS komisyon oranları yaklaşık 2 yıldır yüzde 3’ün üzerinde seyrediyor. Tabii söz konusu dönemde kartlı harcamaların da günden güne artması, firmaların POS maliyetini de önemli seviyelere çıkarmış durumda. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre, Türkiye’de kredi kartı ve banka kartlarıyla yapılan alışverişin 2 yıldaki gelişimine bakılacak olursa, 2023’ün ilk yarısında 2 trilyon TL olan tutar, 2025’in ilk yarısında yüzde 40 artışla 2,8 trilyon TL’ye çıktı. Piyasadaki toplam kredi kartı sayısı ise Haziran 2023’te 108,3 milyon adet civarındayken, Haziran 2025 itibarıyla 135,2 milyon adedi aştı. Aynı tarihlerde banka kartı sayısı ise 178,7 milyon adetten 214,4 milyona yaklaştı.
Önel: Komisyon, ticareti yavaşlatıyor
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, yüksek pos komisyonlarının işletmelerin operasyonel maliyetlerini yükseltip, nihai ürün fiyatlarına baskı yaptığını söyledi. Talep baskısı ile azalan işler ile finansmana ulaşmadaki zorlukların işletme sermayesine olumsuz katkı yaptığını vurgulayan Önel, “Diğer taraftan artan maliyetler de kar marjlarını silip süpürüyor” dedi. Özellikle piyasada yaygın olarak kullanılan kartlı ödemelerin işletmelere gelir yarattığını, ancak diğer taraftan yüksek komisyonların işletmeleri zora soktuğunu aktaran Önel, “Bankaların günlük geçen hesaplarda yüzde 3-4 arasında yapılan komisyon kesintileri hem ticareti yavaşlatıyor hem de kayıt dışını yükseltirken, kartlı satışlarda farklı fiyatların oluşmasına sebep oluyor. Dezenflasyon süreci ile alakalı nakit akışındaki yavaşlamanın olumsuz etkilerini, en aza indirebilmek için, beklentimiz POS komisyon oranlarının makul düzeyde olması ve işletmelerin nakde daha çabuk ulaşmaları... Böylece hem kayıt dışı satış oranları düşecektir, hem de işletmeler bir nebze olsun rahatlayacaktır” ifadelerini kullandı.
Koralı: Fiyatlara yansıtmak zorunda kalıyoruz
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Restoran ve Yiyecek İçecek Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi Ebru Koralı da, yüksek POS komisyonu ücretlerinden en fazla mağduriyet yaşayan iş kollarından birinin yeme içme sektörü olduğunu söyledi. Büyük ölçekli işletmelerin bankalarla anlaşma gücü olduğunu ve bu nedenle daha düşük oranlı komisyon ücretli uygulayabildiğini kaydederken, daha az şubeli ve daha az masası olan binlerce KOBİ’nin ise bu gücü olmadığı için yüksek oranlı komisyon oranlarına razı gelmek zorunda kaldığını ifade etti. Koralı, “Sektörde can çekişen KOBİ’lerimizin ‘konuşulmayan maliyetlerinden’ biri de bu POS komisyonları… Maalesef bu oranlar çok can yakıyor. İster istemez bu maliyetler fiyatlara yansıtılıyor, bu kez de müşterilerimizle karşı karşıya kalıyoruz. Zaten gıda enflasyonu bu kadar yüksekken bir de POS komisyonları gibi konuşulmayan ama ağırlığı artan maliyetler nedeniyle sektör çok zor dönemden geçiyor. Talebimiz bu komisyonların daha makul seviyelere çekilmesi” diye konuştu.
Tutuk: Akaryakıt bayilerinde komisyon gideri, işçiliğe yetişti
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Genel Sekreteri Ali Tutuk, faizlerin çok yükselmesi ile POS cihazı komisyonlarında da fahiş artışlar olduğunu hatırlatırken, akaryakıt bayilerinin de satışlarının yüzde 85’inin, hatta bazı istasyonlarda bunun da üzerinde, kredi kartlarıyla gerçekleştiğini dile getirdi. Kartlı alışverişlerde ertesi gün komisyonu olarak çok yüksek bedeller ödediklerini vurgulayan Tutuk, “Bu komisyonlar artık brüt marjımızın da yarısını geçmekte ve bizim en büyük gider kalemimiz olmakta. Zira brüt marjımız yüzde 5-5,5 civarında, POS komisyonları ise yüzde 3,5 dolaylarında. Eskiden akaryakıt bayilerinde en büyük gider kalemi işçilik iken şu an neredeyse POS komisyonları da işçilik maliyetine yetişmiş durumda. Birçok işletmemizde bu sebepten dolayı sermaye noktasında büyük sıkıntılar çıkıyor. Kamu bankaları ile yaptığımız çalışmalarda belli dönemlerde daha düşük komisyonlar uygulanıyor, ancak biz bunun genele yayılmasını istiyoruz. Akaryakıt istasyonlarına daha düşük komisyon oranı uygulanmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.