MERVE YİĞİTCAN
Kompozit sektörü, bu yıl ilk kez uluslararası statüye yükselen ve alanında Avrupa’nın ikinci büyük fuarı olacak MEET4COMPOSITE’te (M4C) buluşmaya hazırlanıyor. 10-12 Ekim tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek fuara 25’i yurt dışından olmak üzere 110 firma katılacak. Kompozit Sanayicileri Derneği, yaklaşık 10 bin ziyaretçinin uğraması beklenen fuara ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Kompozit Sanayicileri Derneği Başkan Yardımcısı Ali Çamurdan, fuarın Fransa’da düzenlenen JEC’ten sonra Avrupa’nın en büyük ikinci fuarı konumunda olduğunu belirterek, “20’yi aşkın ülkeden katılımcı ve ziyaretçi fuarımızda yer alacak” dedi.
Kg başına ihracatı 11 kat yüksek Avrupa kompozit sektöründe ikinci büyük ülkenin Türkiye olduğunu kaydeden Ali Çamurdan, “Ülkemizdeki kompozit sektörünün büyüme hızı, dünya ortalama büyüme hızından yüksek. Dünyada değişimi de beraberinde getiren İHA ve SİHA’ların üretiminde de çok önemli bir noktadayız. Denizcilik sektöründen otomotive, enerjiden inşaata kadar her alanda varız. Ülkemizin hedefi olan katma değerli üretim ve ihracat için de kompozite ihtiyaç var. Savunma sanayii ve enerjide son yıllarda atağa kalkan Türkiye’nin arkasında büyük bir güç olarak yer alıyoruz. Kompozit sektörü olarak Türkiye’nin kilogram başına ortalama ihracatının 11 katı bir ortalamaya sahibiz. Türkiye’de üretilen kompozit malzemeler; Çin’den ABD’ye, İngiltere’den Hindistan’a dünyanın dört bir tarafına ihraç ediliyor. Ülkemizde kompozit malzemenin ana girdileri olan cam elyafı, karbon elyafı ve reçine üretimi yapılıyor. Bu büyük bir imkân. Küresel ölçekte faaliyet gösteren çok nitelikli kompozit malzeme sanayicilerimiz var. Bu sinerji sayesinde ülke olarak kompozit üssü haline geldik. Bu bağlamda, fuarımızı uluslararası boyuta taşıdık. Tedarik güvencesinin çok önem kazandığı bu günlerde yurt dışından yüksek katılım bekliyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de kompozitte doğrudan üretim yapan 180-200 civarnda, dolaylı olarak da 1000’e yakın üretici bulunduğunu belirten Çamurdan, 20 bin kişiye istihdam sağlayan sektörün Avrupa’da Almanya’dan sonraki ikinci büyük üretici konumunda olduğunu kaydetti.
“2025’te mevcudu korumak önemli olacak”
Yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda talebin yavaşlamasının kompozit sektörüne de etkileri olduğunu vurgulayan Çamurdan, “2022 yılına göre 2023’te bir düşüş yaşadık. Geçen yılın son çeyreğinden itibaren devam eden üretim seviyesi, bu yılın da 2023’e paralel olacağını gösteriyor. Hacim paralel olsa da sektörün cirosunda düşüş bir miktar daha fazla. Çünkü rekabetçi olabilmek adına ürün fi yatları aşağı çekildi. Durgunluk sorununu aşmak için ihracatçılar yeni pazarlara açıldı, bunda başarılı olanlar var. Yeni pazarlardaki fırsatları üretimin çok fazla düşmemesini sağladı. 2025 yılında da sektör için alternatif pazar arayışı ve mevcudu koruma önemli olacak” dedi.