EKONOMİ/ANKARA
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) kendi bünyesinde oluşturduğu Para Politikası Çalışma Grubu, Merkez Bankası’nın faiz kararları öncesi yayınladığı Para Politikası Değerlendirme Notunun Eylül ayı sayısını yayımladı.
Notta, gelinen aşamada bu risklerin devam ettiği vurgusuyla, “İç siyasette 2 Eylül’den bu yana gözlemlenen gelişmeler ise ileriye dönük belirsizlikleri yoğunlaştırmakta ve ekonomimiz açısından çok daha olumsuz sonuçların ortaya çıkma ihtimalini önemli ölçüde artırmaktadır” uyarısı yapıldı. TEPAV notunda, enflasyonda düşüş olsa da kalıcı düşük enflasyona erişmenin giderek zorlaştığı, temel sorunun ekonomik programın eksiklikleri ve siyaset kaynaklı belirsizliğin artması olduğu, programın uygulanabilirliğine dair şüphelerin arttığı vurgulandı.
Yapısal düzenlemeler hayati önemde
“Mart ayından bu yana yaşanan gelişmeler, makroekonomik istikrarın sağlanması ve yapısal temellerin güçlendirilmesinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha göstermiştir” değerlendirmesine yer verilen TEPAV çalışma grubu notunda, herhangi bir istikrar programında risk priminin kalıcı biçimde düşürülmesinin koşul olduğu hatırlatılarak; Türkiye’de iç siyasette yaratılan gerginlik, ABD’nin gümrük vergileri, İsrail-İran çatışması nedeniyle yükselişler olduğu; TEPAV’ın İsrail-İran çatışması geçici olsa da diğer unsurların Türkiye’nin risk priminde ve faizlerinde yukarı yönlü riskler oluşturduğu değerlendirmesi hatırlatıldı.
"Faizler sabit tutulmalı"
TEPAV Para Politikası Çalışma Grubunun Eylül ayı itibariyle faizleri sabit tutması gerektiği görüşünde olduğu açıklanarak, “Politika faizi olan haftalık repo faizinin yüzde 43 düzeyinde sabit tutulmasıdır. Yukarıda altı çizilen belirsizlikler dikkate alınarak para politikasının esnekliği için Merkez Bankası gecelik borç verme faizi ile repo faizi arasındaki alanın korunması gerekmektedir. Yüzde 46 olan Merkez Bankası gecelik borç verme faizi değiştirilmemelidir. Enflasyonun kalıcı bir şekilde düşürülebilmesi için yukarıda belirtilen hususları içeren kapsamlı bir program bir an önce hayata geçirilmelidir” görüşüne yer verildi.
Neler yapılmalı: Hukuk üstünlüğü, adalet, demokratik değerlere saygı olmadan çözüm görünmüyor
TEPAV Para Politikası Çalışma Grubu, atılması gereken adımlara yönelik olarak ise iç ve dış belirsizliklerin yüksek düzeyde olduğu ortamda, kontrol edilebilen belirsizliklerin azaltılmasına odaklanılması ancak temel olarak demokrasinin ilkelerinin hayata geçirilmesine vurgu yapıldı. Notta, “Acil öncelik, adil ve hızlı çalışan bir yargı sistemi oluşturmak, hukukun üstünlüğünü sağlamak ve demokratik değerlere saygı göstermektir. Bu yapılmadıkça önemli ekonomik sorunları çözmek mümkün görülmemektedir.” denildi.
Yapılması gerekenler bağlamında; “ülkede önemli değişiklikler oluyor” heyecanı yaratabilecek kalkınma strateji ve buna bağlı yapısal tedbir programı oluşturulması, maliye politikasının enflasyonla mücadeleyi desteklemesi, vergi reformu, kayıt dışılıkla etkin mücadele, kamu harcamalarının etkinlik ve verimlilik odaklı yapılandırılması, gelir garantilerinin gözden geçirilmesi önlemleri dahil bütçe açığının düşürülmesi, yönetilen-yönlendirilen fiyatların kontrolü, özel sektörün fiyatlamalarında atalet oluşturan davranışların yapısal nedenlerinin çözülmesi, rekabet ortamının iyileştirilmesi önerildi.
Daha önceki notlarda da sıklıkla tekrarlanan Merkez Bankası, TÜİK ve BDDK gibi kurumların bağımsızlığının sağlanması, da öneriler arasında yer aldı.