ŞEBNEM TURHAN - MERVE YİĞİTCAN
Merkez Bankası’ndan gevşeme beklerken 19 Mart sarsıntısı sonrası gelen politika faizi artırımı sonrası bankacılık sektörü, şirketlerin faiz ödemeleri konusunda tedirgin. Mart sonunda borçlu cari hesaplar (BCH, rotatif kredi) için şirketler ilk dönem sonu faiz ödemelerini yaptı ve bankacılık sektörü kaynaklarına göre o dönemde bir kısım şirket ödemeyi gerçekleştiremedi. Şimdi 30 Haziran’da ikinci dönem sonu faiz ödemeleri yapılacak. Bankacılık sektörü kaynakları yüzde 52-60 arası faizle kullanılan BCH’ların ikinci dönem faizini daha fazla şirketin ödeyememe sorunu yaşayabileceği görüşünde. Reel sektör temsilcileri de dönem sonu faiz ödemelerinde sıkıntı yaşanmasının sürpriz olmayacağını belirtti.
İç ve dış gelişmeler indirim döngüsünü durdurdu
Merkez Bankası Haziran 2023'te başladığı sıkı para politikası kapsamında Mart 2024 toplantısında politika faizini yüzde 50'ye yükseltti ve geçen yıl sonuna kadar faizi bu seviyede tuttu. Geçen yılın son Para Politikası Kurulu toplantısında ise yüzde 50 politika faizini yüzde 47,5'e çekti ve indirim döngüsüne başladı. Mart başında gerçekleştirilen PPK toplantısında ise politika faizi yüzde 42,5'e kadar çekildi. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınıp tutuklanmasıyla birlikte başlayan finansal sarsıntı ve üzerine gelen ABD tarife savaşları Merkez Bankası'nın indirim döngüsünü kesintiye uğrattı. Merkez Bankası mayıs PPK'sında politika faizini yüzde 46'ya çekti ve haziran toplantısında da Ortadoğu'da artan gerilimin etkilerini görmek için sabit bıraktı.
Tüm bu süreç reel sektörün yüksek faizler nedeniyle finansmana erişim sorunlarını daha da arttırdı. Haziran 2023’ten bu yana reel sektör sık sık yüksek kredi maliyetlerinden yakınırken Aralık 2024’te başlayan süreçle 2025’te maliyetlerin gerilemesini ve finansman sorunlarının yavaş da olsa azaldığı umuduyla yeni yıla başlamıştı. Beklenilen indirim döngüsü yaşanmayınca sıkı para politikası ve hem iç hem dış piyasada dalgalı seyir reel sektörün sıkıntılarını arttırdı.
Martta ilk sinyaller alındı
Bankacılık sektörü kaynakları reel sektörün yüksek faizle kısa vadeli çözümler için kullandığı borçlu cari hesapların son aylarda dönem sonu faiz ödemelerinde zorluk çekmeye başladığını belirtti. Mart sonunda ilk dönem faiz ödemelerini yapamayan firmaların olduğunu dile getiren kaynaklar 30 Haziran’da ikinci dönem sonu faiz ödemelerinin yapılacağı bilgisini verdi. Ancak bu ödemeler konusunda endişe hakim. Bankacılık sektörü kaynakları BCH kullanan şirketlerin kredi dönemi içinde kredi miktarını düşürebildiklerini ancak üç ayda bir dönem sonu faiz ödemesi yapmaları gerektiğini vurguladı. BCH yani rotatif krediler şirketlere limitleri dahilinde hesaplarından istediklerinde para çekmelerini sağlıyor. Maksimum 12 ay vadeli olarak verilen kredilerin ise faizleri üçer aylık dönemlerde ödeniyor. Anapara ise vade içinde istenilen tarihte ödenebiliyor. Kapama tarihine kadar işlenmiş faizlerin ödenmesi kaydıyla da hesap istenildiği zaman kapatılabiliyor. Bu tür kredileri kısa vadeli nakit ihtiyaçlarının karşılanması için şirketlerin sık sık tercih ediyor. Ancak sıkı para politikası BCH kredilerinin faizlerinin de yükselmesine yol açtı. Bu tarz kredi kullanmak zorunda kalan firmalar dönem sonu faiz ödemelerini yüksek faiz seviyelerinden yapmak zorunda kalıyor.
Bankacılık sektörü kaynakları dönem sonu faizini ödeyemeyen şirketlerin önce ihtarname ile uyarılarak 10 gün içinde ödeme yapmalarının istendiğini belirtti. Kaynaklar yine ödenmediğinde bu kredinin yakın izlemeye konulduğunu en sonunda ise takipteki alacak kısmına atıldığını dile getirdi.
Birçok ödemeyi yapamadığı gibi faizi de ödeyemeyebilir
Bankacılık sektörü kaynakları ikinci dönem sonu faiz ödemelerinde sıkıntı yaşanabileceği endişesi taşırken reel sektör kaynakları da bunun sürpriz olmayacağı görüşünde. EKONOMİ’ye konuşan reel sektör temsilcileri ise firmaların birçok ödemesini yapamadığı gibi, rotatif kredi faizi ödemelerinde de sıkıntı yaşamasının beklenen bir durum olduğunu belirtti. Piyasa genelinde KOBİ’lerin yüzde 70’e yakınının işletme sermayesi zayıf olduğu için işlerini kredilerle çevirdiğini, ancak parasal sıkılaşma neticesinde işleri döndürmekte ciddi anlamda zorlanmaya başladıklarını söyleyen kaynaklar, “Eskiden de faiz ya da kredi ödemesi olan, bir başka kredi çekip kapatabiliyordu. Ama şimdi gerek maliyet gerek de kredi büyüme kısıtlamaları nedeniyle bunu yapabilmek çok güç. Şimdi bir bankaya gittiğinizde 500 bin TL’lik bir kredi bile isteseniz vermiyorlar, sizi sıraya alıyorlar. Piyasa çok sıkışık, ödeme güçlüğünün artacağını bekliyoruz.” diye konuştu.
■ Ticari kredilerde takipteki alacak üç ayda yüzde 22,72 arttı
Ticari ve KOBİ kredilerinde takipteki alacak miktarı İBB Başkanı İmamoğlu’na operasyon sonrasında hızlı artış yaşadı. Sıkılaşmanın arttığı bu dönemde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre ticari ve diğer kredilerin takipteki alacak bakiyesi 13 Haziran sonunda 14 Mart sonuna göre yüzde 22,72 artış gösterdi. Verilere göre 13 Haziran itibariyle ticari ve diğer kredilerde takipteki alacak bakiyesi 239.4 milyar liraya yükseldi. 14 Mart sonunda bu bakiye 195.07 milyar lira seviyesinde bulunuyordu. KOBİ kredilerinde takipteki alacak bakiyesi de aynı dönemde benzer bir yükseliş sergiledi. 14 Mart haftasında 99.5 milyar lira olan KOBİ kredilerinde takipteki alacak bakiyesi 13 Haziran ile biten hafta itibariyle 120.7 milyar liraya ulaştı. Ticari ve diğer kredilerde takipteki alacak miktarının bu denli hızlı artışı dikkat çekiyor.