MERVE YİĞİTCAN
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın vergide kaybı önlemek ve sahte faturalı işlemlere dur demek için hayata geçirdiği yapay zeka tabanlı Kuruluş Gözetimli Analiz Sistemi’nden (KURGAN) ilk bildirimler firmalara ve mali müşavirlere gitti, ancak ortalık karıştı. Verileri anlık olarak analiz eden KURGAN’ın radarına takılan birçok firmaya, henüz resmi bir inceleme ya da raporlama olmadan ‘riskli mükellef’ bildirimi yapıldı. Sadece bu firmalara değil, sistemin riskli mükellef olarak tanımladığı firmanın müşterilerine de, bildirim giderek izah istendi. Hal böyle olunca hem firmalar hem de mali müşavirler yoğun mesai yapmaya başladı. Bazı firmalar, daha önce alım yaptığı firmaya ilişkin ‘riskli mükellef’ bildirimi alınca, söz konusu firma ile ticari ilişkilerini kesmeye başladı. Sistemin masuniyet karinesini ihlal ettiğini ve ticari ilişkilere zarar verdiğini savunan bazı mükelleflerin de yargı yoluna gitmeye hazırlandığı öğrenildi.
FİRMALAR ZAN ALTINDA KALIYOR İDDİASI
EKONOMİ’ye konuşan iş dünyası temsilcileri, söz konusu KURGAN yazılarında firmaların tedarikçileri nezdinde sahte belge düzenlenmesi ihtimaline işaret edildiğini, bu durumun, yazının muhatabı konumundaki firmaları dolaylı olarak zan altında bıraktığını belirtiyor. Bu gelişme karşısında firmaların, büyük bir tedirginlik içerisine girdiğini söyleyen sektör temsilcileri, herhangi bir ön araştırma, resmi tebligat veya somut bir tespit bulunmaksızın, sadece genel bir iddiaya dayanılarak bu tür bir yazının gönderilmiş olmasının masuniyet karinesini ihlal ettiğini, ticari itibarı ve güveni zedelediğini, yanı sıra piyasa dinamiklerine darbe vurduğunu savunuyor.
EKONOMİ’ye ulaşan bir firma yetkilisi, kendilerine gelen KURGAN yazısında riskli olarak görüldüklerini, bir bildirimin de mal sattıkları müşterilerine ulaştığını ve onlardan alımlarına ilişkin detaylı izah istendiğini, müşterinin dönüp kendilerini, “Siz fatura mı satıyorsunuz” diyerek tenkit ettiğini söyledi. Firma yetkilisi, “Oysa tüm alımlarım ithal girdi, yurtiçinden alımım olmadığından yapay zeka bunu sanki naylon fatura kesiyormuşum gibi yorumlamış. Ticari olarak zor duruma düştük” iddiasında bulundu.
■ UZMANLAR EKONOMİ GAZETESİ'NE DEĞERLENDİRDİ
Kartaloğlu: Net raporlarla belirlenmesi gerekiyor
KURGAN sisteminin devreye alınmasıyla yaşanan süreci değerlendiren Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Başkanı Emre Kartaloğlu, burada temel amacın kayıt dışı ekonomi ile mücadele olduğunu, TÜRMOB olarak da bunun arkasında olduklarını, ancak sistemin yasal altyapısının daha sağlam oluşturulması gerektiğini ifade etti. “Türkiye’de sahte fatura gerçeği var bu da kayıt dışı ekonomiyi besleyen temel unsurlardan biri” diyen Kartaloğlu, “Kayıt dışı ekonomi ile mücadele edilmeli ancak tüm zeminlerinin sağlam oluşturulması şart. Vergi Denetim Kurulu (VDK) bununla mücadele anlamında elini taşın altına koydu, bir risk de alıyor. Bunu kabul ediyoruz. Ancak bunun bütün yasal altyapılarının sağlam bir zemine oturtulması lazım. Şu anda sahte fatura düzenleyici tespiti olan firmalar var. Ancak bunların net raporlarla belirlenmiş ve net kesinleşmiş olması gerekiyor. Düzenleyici tespitleri net yapılmalı. Bunlardan bir firma hasbelkader düzenleyici sınıfına girmiş, bir firma da bundan hasbel kader fatura aldıysa bu firmaların iyi analiz edilmesi gerekiyor. Örneğin ödemeler bankadan yapıldıysa, kantar fişleri varsa, sevk irsaliyesi varsa, bu malların taşındığına ilişkin plaka takip sistemi ve HGS kayıtları varsa, otomatik ödeme talimatı ile bedel ödeniyorsa, çekle ödeniyorsa, bu mal veya hizmet alınmadan yeni bir mal ve ya hizmet satışı olamayacaksa sahte belge kullanımından da bahsedilemez. Bu analizlerin net yapılmış olması gerekiyor. VDK çok önemli bir adım atıyor, ancak yasal ve ikincil düzenlemeler anlamında altyapısının muhakkak yapılması gerekir” ifadelerini kullandı.
Yiğitcan: Mağdur firmalar hukuki yollara başvurabilir
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Ömer Sadi Yiğitcan, son günlerde, KURGAN analiz sistemi ile gönderilen yazıların, iş dünyasında ciddi endişe ve tepkiye neden olduğunu söyledi. KURGAN’dan gelen yazının, muhatabı konumundaki firmaları dolaylı olarak zan altında bıraktığını kaydeden Yiğitcan, “Bu gelişme karşısında firmalar, haklı olarak büyük bir tedirginlik içerisinde. Konuya ilişkin herhangi bir ön araştırma, resmi tebligat veya somut bir tespit bulunmaksızın, sadece genel bir iddiaya dayanılarak bu tür bir yazının gönderilmiş olması, masumiyet karinesini ihlal ettiği gibi, firmaların ticari itibarını ve güveninin zedelenmesine yol açtığını, aynı zamanda piyasa dinamiklerine de darbe indirdiğini savundu. Herhangi bir firma hakkında şüphe oluşturulacaksa, bu şüphenin mutlaka somut delillere, spesifik bir soruşturmaya veya resmi bir tespite dayandırılması gerektiğini söyleyen Yiğitcan, “İtibar kaybı ve piyasa güvensizliği gibi geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurma riski yüksek olan bu yazılar, idare tarafından acilen ve resmen geri çekilmeli. Mağdur olan firmaların, itibarlarını ve haklarını korumak amacıyla idare hakkında suç duyurusunda bulunma dahil olmak üzere tüm hukuki yollara başvurma hakları bulunuyor. Bu hak, hukuk devleti ilkesinin doğal bir sonucudur” ifadelerini kullandı.
Sağ: Bu haliyle çok hakkaniyetli bulmuyorum
KURGAN ile başlayan yeni dönemi anlatan İTO Mali Müşavirler Meslek Komitesi Meclis Üyesi Numan Sağ, idarenin yeni sistem ile 400 bin mükellefi anlık incelemek istediğini kaydetti. Şu an Türkiye’de vergi incelemesi oranının yüzde 5,5 olduğunu, Maliye’nin bunu yüzde 35’e çıkarmak istediğini hatırlatan Sağ, “1 Ekim’den önceki işlemler eski sistemle incelenecek. 1 Ekim’den itibaren de şüpheli tespit edilen işlemler cari dönemde çağırılacak. Yani artık, ‘Ben bu faturayı bilmeden kullandım’ deme savı geçersiz olacak. O belgeyi kullandın kabul edecek. Pişmanlığı kaldırıyor. Bununla beraber yüzde 50 olarak uygulanan vergi ziyan cezası 3 kat olarak kesilecek. Yanı sıra 3 ila 8 yıl hapis cezası geliyor. Buna ilişkin ikincil düzenlemeyi yeni yargı paketinde bekliyoruz” dedi. Sistemin altyapısının nasıl çalıştığını bilmediklerini, çok katmanlı vergilerin nasıl inceleneceğine ilişkin hiçbir fikirleri olmadığını söyleyen Sağ, “Aynı zamanda sistem VDK tarafından yürütülüyor, olması gereken bizce Gelir İdaresi Başkanlığı içinde olmasıydı. Bunu entegre etmeleri lazım” diye konuştu. Şu anda sistemin zorlandığını, beratların, beyannamelerin yüklenmesinden sorunlar olduğunu, her gün müşavirlerden yeni eklemeler istendiğini söyleyen Sağ, KURGAN sisteminin bu haliyle çok hakkaniyetli olduğunu sanmıyorum” dedi.
KURGAN BUGÜN İTİBARIYLA DEVREDE
Kuruluş Gözetimli Analiz Sistemi’nden (KURGAN) bugün devreye giriyor. Peki sistem neler getiriyor?
▶ Mükelleflerin, “sahte belgeyi bilmeden kullandığına” yönelik vergisel değerlendirmelere son verilerek, belgenin “bilerek” kullanıldığını esas alan bir yaklaşıma geçilecek. Böylece, sahte belge kullanan mükelleflerin önemli bölümü hakkında artık “vergi kaçakçılığı” kapsamında işlem tesis edilecek ve üç kat vergi zayi cezası uygulanacak.
▶ Sahte belge kullanan mükelleflerden, kamu alacağını güvenceye almak için teminat istenecek. Geçmişi nedeniyle sahte belge kullanma yönünden riskli bulunanlar başta olmak üzere belirli kriterleri taşıyan mükellefler için tedbir alınacak. Teminat gösteremeyen mükellefler için ihtiyati haciz uygulaması da gündeme gelecek.
▶ KURGAN mal ya da hizmet alım-satım işlemlerinin gerçek olup olmadığını risk skorlamasına bağlı olarak analiz edecek. Denetim ekipleri, riskli görülen mükelleflerin kapısını çalacak. Bu mükelleflerden, belgelere konu olan depolarındaki malları göstermesi, satmışsa belgelerini ibraz etmesi, üretimde kullanmışsa bu durumu kayıtlarıyla açıklaması istenecek.
▶ VDK ekipleri, mükelleflerin geçmiş dönem işlemleri yanında cari dönem belgelerini ağırlıklı olarak denetleyecek, kapanmış işletmeler yerine faal firmalara ağırlık verecek.
▶ Para hareketleri, yoklamalar, kaydi ve fiili envanter sayımlarıyla sahte belge kullandığı kanıtlanan mükelleflere, denetim yapılmadan doğrudan işlem tesis edilecek.
▶ Başkanlık, geçmişte sahte belge kullandığından şüphelenilen durumları da yazıyla mükellefe bildirecek. Böylece, mükellefe kayıtlarını düzeltme imkanı tanınacak.
▶ Sahte belge kullananlar yanında düzenleyenler de yakından takip edilecek.
▶ Sahte belge düzenleyerek bu suçu organize şekilde yürütenler araştırılacak ve konu “para aklama” boyutuyla ele alınacak.