ŞEBNEM TURHAN
Türkiye ekonomisinde sıkı para politikası, finansmana erişim zorlukları ve daralan iç talep bu yılın ilk altı ayında şirketlerin tahsilatlarını da oldukça etkiledi. Sermaye piyasaları danışmanı Yunus Kaya 6 aylık bilançolara göre şirketlerin satışlarının ne kadarını tahsil edebildiklerini araştırdı. Kaya’nın analizine göre borsada işlem gören finans, GYO, GSYO ve dış ticaret şirketleri hariç 400 reel sektör şirketinin 33’ü son tahsilatını geçen yıl yapmış gözüküyor. 2024 yılı sonunda bu rakam sadece 3 idi. Kaya’nın çalışmasına göre tahsilat konusunda sıkıntı çekmeyen sektörler ise ticaret, ulaştırma, madencilik ve turizm oldu.
Sermaye piyasaları danışmanı Yunus Kaya, tek başına bu analizin bir anlam ifade etmeyeceğine işaret ederek ancak şirketlerin ve sektörlerin görünümü açısından önemli olduğunu dile getirdi. Yunus Kaya’nın çalışmasına göre borsadaki reel sektör şirketlerinin ilk 6 aydaki toplam hasılatı 4.86 trilyon lira seviyesinde olurken toplam alacakları 1.29 trilyon TL lira ile hasılatın yüzde 27 seviyesinde gerçekleştirdi. Bu oran 2024 sonunda yüzde 13 seviyesinde bulunuyordu.
Kaya, kısa vadeli ticari alacakların hasılata oranına göre şirketleri listelediğinde 48 şirketin yüzde 85 üzerinde orana sahip olduğunun, 33 şirketin ise yüzde 100’ün üzerinde orana sahip olduğunun görüldüğünü ve dolayısı ile bu 33 şirketin son tahsilatını geçen yıl yapmış gibi gözüktüğünü dile getirdi. Kaya, bu şirketlerin sadece 8’inde tahsilat vadesinin iyileştiğini 25’inde ise alacak sürelerinde kötüleşmenin devam ettiğini söyledi.
Yüzde 8,2’si ciddi alacak sorunuyla uğraşıyor
Bu 33 şirket içinde kendi sektörlerinde öne çıkan şirketlerin de bulunduğuna işaret eden Kaya, son dönemde alacak yönetimindeki riskler dikkate alındığında yatırımcı için tahsilat süresi ve alacakların ciroya oranının önemli bir gösterge olduğunu vurguladı.
Kaya, örneklem olması açısından borsadaki 400 şirketin yüzde 8,2’sinin ciddi bir alacak sorunuyla karşı karşıya olmasını baz alırsak ülke genelinde Mersis verilerine göre 217 bin anonim şirket olduğu dikkate alındığında 18 bin civarında anonim şirketin, 1.3 milyon aktif limited şirket de katıldığında 100 bini aşkın şirketin alacak sorunu ile boğuştuğunu öngörülebileceğine dikkat çekti. Kaya, alacaklarının hasılata oranına göre sektörlere göre değerlendirildiğinde ise 4 sektörün yüzde 50 civarında olması ile öne çıktığını bunların da kağıt-gazete sektörü, savunma sektörü, metal eşya sektörü, teknoloji sektörü olduğu görüldüğünü vurguladı.
Alacak sorunu ile uğraşmayan sektörler
Diğer taraftan bakınca alacak sorunu ile pek de uğraşmayan sektörlerin de var olduğunu ifade eden Kaya yüzde 7 oranla marketlerin ağırlıkta olduğu toptan ve perakende ticaret sektörü ile beraber yüzde 8 oranla madencilik sektörü, yüzde 12 oranla ulaştırma sektörü ve yüzde 14 oranla turizm sektörünü işaret etti.
BİST100’de zarar açıklayanların oranı %24
Gedik Yatırım’ın Borsa İstanbul’da işlem gören şirketlerin açıkladığı bilançolara dayanan analize göre şirketlerin ikinci çeyrekte kârlılık daralmaları yavaşladı. Analize göre XUTUM endeksinde yılın ikinci çeyreğinde bilanço açıklayan 541 şirketin yüzde 56’sı yani 305’i kâr açıklarken, geri kalan 236 şirket ise zarar bildirdi. BİST100’de zarar açıklayanların oranı yüzde 24, BİST30’da ise yüzde 17 seviyesinde bulunuyor. Gedik Yatırım Araştırma Direktörü Ali Akkoyunlu, “Şirketlerin ikinci çeyrek bilanço sonuçlarını ilk çeyrek ile karşılaştırdığımızda kar daralmalarının azalmaya başladığını gözlemliyoruz. Şöyle ki: ilk çeyrekte yüzde 75 daralan sanayi sektörü karları ikinci çeyrekte yüzde 42’ye, bankacılık sektörü karları ise ilk çeyrekte yüzde 9,5 daralmadan ikinci çeyrekte yüzde 4,5 daralmaya geriledi. Bu bağlamda, geçen senenin yüksek bazından kaynaklanan yüksek montanlı daralmaların yılın ikinci yarısında daha da azalmasını bekleriz” diye konuştu.