Mehmet Nabi BATUK
Bölgedeki yanlış sulama yatırımları nedeniyle üretim alanı 200 bin dönüme, ağaç sayısı 10 bin adede, üretim kapasitesi de 1 milyon tona kadar gerileyen Suruç narı, coğrafi işaret tescili projeleri ile koruma altına alınmaya çalışıyor. Tatlılık oranı, sulu ve dolgun yapısıyla diğer nar türlerinden ayrışan Suruç narı, Türk Coğrafi İşaret Portalı’nın ardından geçtiğimiz haziran ayında Avrupa Birliği’nin (AB) Menşe Adı (PDO) tescili almaya hak kazandı. Coğrafi işaret tescili ile birlikte ürüne yönelik farkındalık oluşunca Suruç narının geleceğe taşınması için hem bahçelerde hem ürün işlemede hem de markalaşma alanındaki yatırımlara hız verildi. Tarım girişimcisi ve Ziraat Mühendisi Mikail Ön, bu yatırımcılardan sadece birisi. Atalarından kalan 20 dekar nar bahçesinde geleneksel yöntemlerle 60 yaşındaki bin ağaçla üretim yapan Ön, markalaşma yatırımlarıyla birlikte yönünü ihracata dönecek. Suruç narını ‘Hınnar’ markasıyla hem sofralık hem de ekşi sos şeklinde yurt dışı pazarlara sunacaklarını ifade eden Mikail Ön, “Markalaşmadaki en önemli amacımız kaliteli ürün ve ihracat. Suruç narının gen kaynağı ilçemizde yer alıyor. Bahçelerimizdeki ağaçlarımız yaklaşık 60 yaşında. Bazı bölgelerde 100 yaşını aşmış ağaçlarımız var. Bu değerlerimizi korumak için son 2 yıldır bahçelerimizde iyi tarım uygulamaları geliştirdik. Bahçelerimiz önümüzdeki sezon organik üretime hazır hale gelecek. Yapılan analiz sonuçlarımız başarılı bir şekilde devam ediyor. Organik üretim, coğrafi tescil ve markalaşmayla Suruç narının cazibesini artırmak istiyoruz” dedi.
Organik tarım ve e-ticaret projeleri sürüyor
En önemli hedeflerinin 2024 yılında markalı olarak ihracat yapmak olduğunu aktaran Mikail Ön, “İyi tarım uygulamalarını başarı ile tamamladık. İyi tarım alanındaki çalışmalarımız bize Suruç Nar Festivali’nde ilçemizin en kaliteli 2’nci nar üreticisi ödülünü getirdi. Şuanda sofralık ürünümüzün ortalama raf ömrü 1 ay olmakla birlikte ekşi soslarımızda en az 3 yıl bozulmadan kalabiliyor. Bu önemli rekabet gücünü iyi tarımdan organik tarıma geçerek yüksek katma değere çevirmek istiyoruz. Akredite kuruluşlarla analiz, denetim ve kalite belgelendirme sürecimiz sorunsuz bir şekilde devam ediyor. Şuanda yaptığımız testlerde ürünlerimiz yüzde 100 saf ve katkısız olarak kayıt altına alınıyor. Ama önümüzde 5 yıllık uzun bir denetim süreci var. Üretimdeki yatırımların yanı sıra güçlü bir pazarlama organizasyonu kurmak için de projelerimiz sürüyor. E-ticaret altyapısına sahip olacak özel bir web sitesi hazırlıyoruz. Ayrıca online alışveriş platformlarında yerel, ulusal ve uluslararası çapta online mağazalar kuruyoruz. Bu yatırımlarla Suruç narının katma değerini artırmayı bu sayede de üretim alanlarını eski dönemlerde olduğu gibi yine yüksek oranlara gelmesini sağlayacağız” diye konuştu.