Fikri CİNOKUR
Pandemiyle birlikte Türkiye’de bireysel yatırımcı sayısının artmaya başladığı, ancak finansal okuryazarlığın ise istenilen seviyede olmadığı belirtildi.
Merkezi Ankara’da bulunan Finans Derneği yöneticileri Antalya’da bir araya gelerek, dernek çalışmalarını görüştü. Finans Derneği’nin yeni Başkanı Pamukkale Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. İlhan Küçükkaplan, dernek çalışmaları ve Türkiye’de bireysel yatırımcı ile finans okuryazarlığı konularında bilgi verdi.
Türkiye’de pandemi süreci ve sonrasında bireysel yatırımcı sayısının arttığını ve bugün 7 milyondan fazla bireysel yatırımcının borsada işlem yaptığını söyleyen Prof. Dr. Küçükkaplan, “Pandemide evden dışarı çıkamayanlar araştırmaya, incelemeye ve öğrenmeye çalıştı. Bireysel yatırım, borsa ve işlemleri ile kripto paralar konusunda bilinç arttı. Borsada işlem yapan bireysel yatırımcı sayısı da arttı” dedi.
Bireysel yatırımcı bilincinin de arttığını ifade eden Küçükkaplan, “Türkiye’de şu anda 7 milyondan fazla bireysel yatırımcı Borsada işlem yapıyor. Alıyor, satıyor. Son dönemlerde Genç Bireysel Yatırımcı sayısında da artış var. Özellikle üniversite gençliği arasında da artış gözlemleniyor. Ancak ülkemizde Finansal Okuryazarlık istenilen seviyede değil. Finans Derneği olarak 2023-2024 dönemini finansal okuryazarlık olarak belirledik. Çalışmalarımızı buna göre yürüteceğiz” diye konuştu.
Sermayenin tabana yayılmasının önemli olduğunu söyleyen Küçükkaplan, borsada yatırım yapan bireysel yatırımcılara ‘borç para ile yatırım yapmayın’ çağrısında bulundu. Küçükkaplan, ‘’Borç para ile zorunlu para ile yatırım yapılmaz. Kulaktan dolma bilgilerle yatırım yapılmaz. Özellikle sosyal medya mecralarındaki bilimsel ya da finansal bilgiye dayanmayan yönlendirmelerden uzak durulmalı. Yatırımcılar finansal manipülasyonlara alet olmasın” dedi.
“Enflasyon-faiz ve kur üçlüsü iyi yönetilmeli”
Türkiye’de ekonominin rayına oturması için Enflasyon-Faiz ve Kur üçlüsünün mutlaka çok iyi yönetilmesi gerektiğine dikkat çeken Küçükkaplan, bunlardan birinin eksik olması halinde ekonominin daha da güç kaybedeceğine vurgu yaptı. Enflasyon-Faiz ve Kur üçlüsünü iyi yönetmek içinde finansal açıdan yapılması gereken reformların yaşama geçirilmesi gerektiğini anlatan Prof. Dr. İlhan Küçükkaplan, şöyle devam etti: “Finansal açıdan yapılması gereken iki önemli yol var. Birincisi yerli ve milli makine politikası, ikincisi de tarım sektörü. Tarımda da aynı uygulamalar yapılmalı. Yapısal reformlarla ilgili somut, vadesi belli, tanımlı adımlar atılmalı. Türkiye’nin en büyük sorunu üretim. Bunun içinde makine olmalı. Savunma Sanayi sektörü gibi yerli ve milli makine sanayi politikası uygulanmalı.”